Kur’ân-ı Kerim’de sıkça dikkat çekilen evrendeki varlıklar ve bunların düzeni, işleyişi, fonksiyonları aklını ve bilgisini kullanarak sonuç çıkaranlar ve bu sonuca inananlar için çok şey ifade eder, âdeta okumakla bitmez bir “kâinat kitabı” oluşturur.
“Şüphesiz ki göklerde ve yerde müminler için nice ayetler/deliller vardır.” (Casiye suresi, 3. ayet) Müminler için Allah’ın varlığına, izzet ve kudretine, hikmetine delâlet eden çok sayıda deliller, hüccetler, alâmetler vardır. Şu halde imanı olanların gökleri ve yeryüzünü gözetleme ve inceleme ile onlardaki ayetleri keşfederek, delâlet ettikleri ilâhî hikmetleri anlayarak ona göre güzel, hikmetli ameller yapmaya çalışmaları gerekir. Ama sonraki Müslümanların bu ayetlerden, ilimlerden gafil kalmaları mahvolmalarına sebep olmuş ve fenlerin tabiatçılar elinde imansızlığa sapmasına meydan vermiştir.
Câsiye/3’ü böyle yorumlayan Elmalılı Muhammed Hamdi Yazır, Câsiye 4-5-6. ayetleri de şöyle anlar: