Bir rivayete göre, ashâb-ı kiramdan biri, Peygamber Efendimize (s.a.) gelerek şöyle dedi:
“Falan adam geceleyin namaz kılıyor, gündüz olunca da hırsızlık yapıyor.”
Bunun üzerine Peygamber Efendimiz (s.a.) şöyle buyurdu:
“İşlediği amel onu yaptığı kötülüklerden yakında alıkoyacaktır.”
(İmam Ahmed b. Hanbel, Müsned, V/447; Gazalî, İhyâu Ulumi’d-Dîn, 1/366. “Hadisin isnadının sahih, ravilerinin ise sika / güvenilir kişiler oldukları söylenmiştir. Doğrusunu elbette Allah Teâlâ bilir.)
Bu hadis-i şerif ve hadise üzerinde çok iyi düşünmeli ve günümüz için gerekli dersleri çıkarmalıyız:
Demek ki huşu içinde namaz kılan; namazda ne okuduğunun ve ne söylediğinin farkında ve şuurunda olan bir insan, bir süre sonra o kötülüğü mutlaka terk edecektir. Her namazın her rekatında okuduğu Fatiha ve zammı sureler başta olmak üzere, yaptığı tövbe ve istiğfarlar, dualar ve zikirler onu haramlara, günahlara, kötülüklere karşı uyaracak, yaptığı hırsızlık başta olmak üzere diğer hatalardan kurtaracaktır.
Anlaşılan o ki; Resulullah Efendimiz (s.a.), Müslüman olup namaz kılmaya başlamış bulunan ve hatta geceleri uykusunu yenip nafile namaz kılacak kadar da namaz âşığı olan fakat bir cahiliye alışkanlığı olarak hırsızlık yapmaya devam eden şahsı deşifre etmek yerine, onu vicdanıyla, namazıyla ve Rabbiyle baş başa bırakıyor. Eğer suçu deşifre edilseydi belki de hırsızlığa devam etmesi muhtemel olan, tövbe edip vazgeçse bile birilerinin zihninde hırsızlık lekesi ile anılabilecek olan şahsın kusurunu örtüyor…