İlk olarak Osmanlı Devleti’nin son döneminde 1913’te kurulan “Medresetü’l-Eimme ve’l-Hutebâ” yani İmamlar ve Hatipler Medresesi, 1924 Tevhid-i Tedrisat Kanunu gereği “din adamı yetiştirmek üzere” açılan “İmam Hatip Mektebi”ne dönüştürülmüş ve 29 yerde açılan bu okulların sayıları her yıl azaltılarak 1932’de tamamen kapatılmış, böylece dini eğitimde büyük boşluk doğmuştu. Uzun aradan sonra, 1950’de Demokrat Parti’nin iktidara gelmesi üzerine Mahmud Celaleddin Ökten Hoca’nın projesini hazırladığı İmam Hatip Okullarının açılmasına 13 Ekim 1951 tarihinde karar verilmiş, ardından da yedi vilayette bugünkü İmam Hatipler tedrisata başlamıştı.
İşte 13 Ekim tarihi, bu nedenle son yıllarda “İmam Hatipler Haftası” olarak kutlanır oldu.
Doğrusu, din ve fen ilimlerini ortaokul ve lise düzeyinde okutan ve bu “çift kanatlı” eğitim anlayışı ile insanımızın gönlünde taht kuran İmam Hatip okulları dostlarını sevindirirken düşmanlarına korku salıyor.