Ağrı İslâmi İlimler Fakültesi’nin Kur’ân âşığı gençleriyle yaptığımız “Kur’ân’ı Nasıl Okudular, Anladılar, Yaşadılar?” başlıklı sohbetimizde, Peygamberimizin (s.a.), “Allah’ım! Kur’ân’ı kalbimin baharı, sadrımın nuru ve hüznümün dağılmasına, sıkıntımın gitmesine vesile kıl” duasına birlikte “âmin” demiştik. Gençler bu duanın geçtiği hadis-i şerifi paylaşmamı istediler. Hadisimiz mealen şöyle:
Abdullah b. Mesud’dan (r.a) rivâyet edildiğine göre, o dedi ki:
“Resûlulllah şöyle buyurdu:
“Bir kimseye üzüntü veya keder isabet eder de o kimse; ‘Allahım, ben senin kulunum. Yarattığın bir erkek ve bir kadının çocuğuyum. Varlığım senin elinde ve emrindedir. Hükmün, üzerimde hâkimdir. Hakkımdaki takdirin, adaletin ta kendisidir. Ben senden, sana ait olan, kendini isimlendirdiğin veya kullarından herhangi birine öğrettiğin ya da kitabında bildirdiğin veya gayb ilminde kendin için seçip gizli tuttuğun bütün isimlerin ile senden Kur’an’ı, kalbimin baharı, göğsümün nuru, üzüntümün dağılmasına ve sıkıntımın ortadan kalkmasına vesile kılmanı dilerim’ diye dua ederse, Allah o kimsenin elem ve kederini giderir ve bunların...