Bundan tam yirmi yıl önce, 03.03.2002 tarihinde o zamanki adıyla Vakit gazetemizde “Melek Yüreklerin ‘Satyagraha’sı Baharı Muştuluyor” başlıklı bir yazı kaleme almış ve 28 Şubatçı baskıların ve başörtüsü yasağının devam ettiği o günlerde kızlarımızın tesettür direnişlerini yürekten teşvik etmiştim:
“Siz melek yüreklerinizin sesini dinliyor ve doğru olanı yapıyorsunuz, çocuklarım. Yalnız Allah’a kul olma bilinciyle onurlu başlarınızı taçlandırdığınız ve sizi özgürlüğün zirvesine taşıyan başörtünüze sahip çıkmakta ısrar ve sebat ederek inançlı ve inatçı sabrın en güzel örneğini veriyorsunuz.
Yasakları ısıtıp ısıtıp ortamı germeyi, kendi insanıyla uğraşmayı marifet sananlar ise yanlış yapıyorlar; çözümsüzlüklerini, tıkanmışlıklarını, kirliliklerini sizin örtülerinizle kapatma kolaycılığına başvuruyorlar. Ülkeyi batma noktasına getiren mahût sürecin tam da beşinci yılında; Şubat’ın 28’inde yasakçı uygulamayı yeniden hortlatarak isbat-ı vücud etmeye çalışıyorlar.