12 Eylül, bayramın ilk gününe denk geliyordu. Bayramı 12 Eylül’le gölgelemek istemedim. Bayram sonrası ilk gün, 12 Eylül darbesinin yıldönümünü yazıyorum.
Bu arada ABD’nin Irak’ı işgal bahanesi olan 11 Eylül saldırısının üzerinden de 15 yıl geçmiş.
1980 darbesinin üzerinden 36 yıl geçmiş.. 12 Eylül’ü yargılayalım derken darbeciler ölüp gitti.. Onlar ölüp gittiler ama, yaptıkları Anayasa, delik deşik edilse de hâlâ bir şekilde mer’i. Bu utanç da bize yeter.. 2016 da böyle geçecek ama inşallah 2018’e sarkmadan 2017’de bu utançtan kurtuluruz..
Muhtıraları saymazsak, 28 Şubat’taki “Postmodern darbe”den sonra bir de 15 Temmuz’da başarısız bir darbe girişimi daha yaşadık..
15 Temmuz cumhuriyet tarihinin ilk ve tek başarısız darbe girişimi oldu..
Ama henüz hiçbir darbeciyi mahkum edemedik.. 12 Eylül davasının sanıkları öldü. 28 Şubat davası devam ediyor, 15 Temmuz darbe girişimin sanıklarının henüz iddianameleri bile hazırlanmış değil..
Ve henüz hiçbir iddianamede darbelerin arkasındaki uluslararası güç odakları deşifre edilmedi. Bu işin Media, Sermaye ve Siyaset ayağı da tam olarak deşifre edilmedi. En kapsamlı deşifre PDY soruşturmasında yaşanıyor. Ama henüz onun da uluslararası ayağına ulaşılamadı..