Bakın, sokağa çıkıp dolaşıyor musunuz, esnafla oturup konuşuyor musunuz, cami avlusunda insanlar ne konuşuyorlar, kulak veriyor musunuz!?. Halkın sorularına cevap veremiyorsanız ağzınızla kuş tutsanız bir karşılığı yok.
Dün İstanbul Sözleşmesinin yürürlüğe girdiği
1 Ağustos 2014 tarihinin 5. yıldönümü idi. Resmi
ağızlardan beklenen ses duyulmadı. Eleştirinin hedefindeki kişi ve
kuruluşlardan ses yok..
“Oligarklara, faiz
lobisine meydan okumak” güzel de, global çetenin dayattığı
bu aile ifsadına yönelik operasyona karşı niye bir ilerleme
sağlayamıyoruz! Tamam S400 kararı da güzel, Malezya ve Pakistan’la
birlikte bu 3’lünün yapacağı çok güzel işler de var, ama bu
yaradaki kanamayı durduramaz isek, bunların fazla bir değeri
kalmayacak. Aileye ateş düşmüşse, kimsenin gözü başka bir şey
görmeyecek. Tam adı, “Kadınlara Yönelik Şiddet ve Ev İçi
Şiddetin Önlemesi ve Bunlarla Mücadele Hakkındaki Avrupa Konseyi
Sözleşmesi” uygulandığı ülkelerde kadına şiddeti azaltmak
yerine aileyi dağıtıp, toplumu “çocuksuz
birliktelik/partnerlik” modellerine yönlendirerek
şiddeti artırdı. Bu sözleşme vd, yasa, yönetmelik, genelgelerin
vakit kaybetmeden kaldırılması gerek. Bu sorun, tek başına AK
Parti’nin geleceği için son derece tehlikeli bir durum.