Ben AK Parti’yi uyarırken birileri ne yapmak istiyor görüyorsunuz. Paralelcilere göre, Erdoğan benim üzerimden bürokrasiye, siyasilere, işadamlarına ayar çekiyor.. Hatta Erdoğan’ın başkanlık sistemi açıklamasının zamanlamasını da bununla açıklıyorlar. Kafaları hep böyle çalışıyor. Herkesi kendileri gibi zannediyorlar.. 28 Şubat’la, Mavi Marmara ile ilgili kendi uydurdukları yalanların arkasına saklanarak iftiralarını sürdürüyorlar. Sanki “bal tuzakları”nı kuranlar, onları kayda alanlar kendileri değilmiş gibi. Sanki deveyi hamudu ile yutanlar kendileri değil. Sanki daha işe başlarken, Ergenekon ve Balyoz diye aleme operasyon çekenler kendileri değil. Herkesi dinleyenler, haraca bağlayanlar kendileri değil.
Ben diyorum ki, “Bakın bu yolda ilerlemeye devam edersiniz, CHP’nin vardığı yere varırsınız. İstikamet ve eyleminizi gözden geçirin.” Bu uyarıyı ilk kez de yapmıyorum. 40 yıldır belki 100 kez yapmışımdır. Kollarımızı makas gibi açarak bağırmamız gerekiyor: “Durun kalabalıklar, bu sokak çıkmaz sokak”. Bu çağrı herkese. Devleti, belediyesi bu hastalıkla malum da özel sermaye ya da 3. sektör çok mu temiz?! Paralel desen zaten baştan sona, hem devleti, hem milleti soyup soğana çevirmiyor mu? Bakın şu eski holding işini hatırlayın. Bu işler bir yere gelir patlar. 28 Şubat’ta bir of shore banka modası vardı, birtakım bankaların yönetimlerine emekli generalleri getirdiler. Kıbrıs bankaları ile ilgili yaşananları biliyorsunuz. Koca koca holdingler birbir devrildi.. İflaslar yaşandı. Etkileri hâlâ devam ediyor bunların.