Derileri olan arkadaşlar birkaç dernek ve camiyi aramışlar. Bu sene bir organizasyonu yokmuş. Birisi de tuzlayıp, naylon torba içinde getirirlerse kabul edeceklerini söylemişler.
Birden kurban derisi kavgası verdiğimiz günleri hatırladım. Polisle, zabıtayla kovalamaca oynadığımız günleri. Deriden nasıl post yapılacağını sorduğumuz günleri, baskın yaparlarsa, deriyi kullanılamaz hale getirmek için cebimizde çakı taşıdığımız günleri.
Köprülerin altından çok sular akmış.
Deriler, sakatatlar, iç yağları doğrudan çöpe.
Oysa biz deri ithal ediyoruz. Sakatat ithal ediyoruz. Bağırsaklara sucuk doldurulur, ya da mumbar yapılır. Adana şirden ithal eder. O hayvansal yağlardan, sabun yapılır, şampuan yapılır. Kemikten jelatin yapılır. Kazuratı organik gübre, kanı, kullanılmayan bezeler ve iç organlardan yem ya da kedi-köpek maması yapılır.