Bu yazıyı tam 17 yıl önce yayınlamışım. Kudüs’ün işgalinin yıldönümünde. Ve bugün ABD, büyükelçiliğini Kudüs’e taşımaya, Kudüs’ü İsrail’in başkenti olarak tanımaya hazırlanıyor.
10 Aralık “Dünya İnsan Hakları Günü” ya. 9 Aralık 1917’de, Filistin toprakları İngilizler tarafından işgal edilerek elimizden çıkmış. Kudüs düşünce, sıra İstanbul’a gelmişti. 30 Ekim 1918’de Mondros mütarekesini imzaladık ve İstanbul resmen işgal edildi.
İstanbul ile Kudüs arasında kopmaz bir bağ vardır. İstanbul’dan yüzünüzü Kıble’ye döndüğünüzde aynı zamanda Mescid-i Aksa’ya dönmüş olursunuz! İstanbul bu tevafuk sebebi ile bir diğer Kıbleteyn noktasıdır.
2000 yılında yayınlanan bir yazımı, bugün biraz ekleme ve çıkarmalarla tekrar yayınlıyorum. Çünkü İsrail cephesinde yeni bir durum yok.. Daha vahim gelişmeler sözkonusu.
Bu arada önce Kur’an’dan bir mesaj (Filistin’i aklınızda tutarak okuyun şimdi): Nisa 75 “Size ne oluyor da, ‘Ey Rabbimiz, bizleri halkı zalim olan şu memleketten çıkar, katından bize bir dost / veli ve bize katından bir yardımcı gönder’ diye yalvarıp duran zayıf ve zavallı erkekler, kadınlar ve çocukların uğrunda savaşmıyorsunuz?”