Abdurrahman Dilipak Yeni Akit Gazetesi

Fitem

FİTEM Finansal Tetikçilikle Mücadele Platformu. Geçen gün Türkiye Yazarlar Birliği’nin Sultanahmet’teki il merkezinde FİTEM’in basın açıklaması vardı. Toplantıda Demir İnal da vardı. O bu...

04 Şubat 2016 | 5.011 okunma

FİTEM Finansal Tetikçilikle Mücadele Platformu. Geçen gün Türkiye Yazarlar Birliği’nin Sultanahmet’teki il merkezinde FİTEM’in basın açıklaması vardı. Toplantıda Demir İnal da vardı. O bu işin uluslararası boyutunu anlattı. Bu işin BM Dünya Kalkınma Bankası eli ile, IMF eli ile, diğer uluslararası bankalar, fonlar, kuruluşlar tarafından nasıl yapıldığını anlattı. LIBOR’dan bahsetti. LIBOR bir çok ülkeye milyarlarca dolar tazminat ödedi, ama nedense Türkiye’de ilgili kurumlar bu konuda sessiz.

Hani Ziya Paşa der ya, milyonla çalan mesned-i izzette ser-efraz / Birkaç kuruşu mürtekibin cây-ı kürektir. (Milyonla çalanlar yüksek ve şerefli mevkilere yükselir, bir kaç kuruş çalanın cezası kürek mahkumu olmaktır) Yine, evin hanımı kırınca “hayırdır inşallah”, hizmetçi kırarsa “kör müsün” derlermiş. Bu isi LIBOR, IMF , uluslararası finans örgütleri yapınca kimsenin sesi çıkmıyor. Büyükler böyle yapınca, köpek balıklarının peşinden gelen piranalar da dişlerine göre kendilerine yeni avlar buluyorlar. Bu işlerin peşini bırakırsanız hırsızlık ve rüşvet öyle bir yere gelir ki, ikisi birlik olur ve sonra işler “selam verdim rüşvet değildür deyu almadılar” noktasına ulaşır. Unutmayalım ki, bir “Bir hırsız bir bağdan bir bostan çalar, rüşvet alan biri bir bostan karşılığı bir bağı satar. Rüşvetçi ile hırsız iki kardeştir, kuzenleri torpildir. Unutmayın torpillerseniz, torpillenirsiniz.

Altay Güney Türkish Bank ile macerasını anlattı. Bir banka nasıl sözleşmeyi değiştirir ve sahte evrak düzenler. Bu konuda denetleme kuruluşları nasıl işi görmezden gelirler, nasıl yargı ayak sürür ve baskı altına alınır, tekmili bu örnek davada var. Altay Güney şimdi yaşadıklarını ve örnek alınacak mücadelesini kitaplaştırıyor, yaşamak zorunda bırakıldığı güçlükler başkaları için baht kaynağı olsun diye..

Adem Çevik, İş Bankası ile ilgili önemli açıklamalarda bulundu ve “Hilafet için gönderilen paralar İş Bankası’na gitti” dedi. İddialar yeni değil. 30 yıl önce Kemal Keskin’in bunları yazdı. Eğer Türkiye bu işi çözmeyecek olursa, bu paraların gönderildiği ülkelerdeki dini topluluklar bu konuda dava açabilirler. Aslında Hilafet için gönderilen paralarla bir siyasi parti için kurulan banka bütün Müslümanlara hakarettir. Siyasi Partiler Kanunu’na göre bir parti bırakın bankayı bir bakkal bile açamaz. Ama İş Bankası’na ortak CHP. Anayasaya ve hukuka aykırı. Biz bu anayasa ihlalinin son bulması için Yargıtay’a başvurduk. Ama her başvurumuzda dosyamız sümenaltı edildi. 12 Eylül darbesi olduğunda 82’de İş Bankası’nın sermayesi hazineden aktarılan paralarla artırılıyor. Adnan Menderes’in de asılmasının tek sebebi ezan değil. İş Bankası’nı CHP’nin elinden almasıdır. İş Bankası 23 bankayı da yutuyor. Osmanlı Milli Bankası’nı da yutmuştur. Bu bankaya el koymak istiyor. El konmasına karşı olan Osmanlı Milli Bankası’nın Genel Müdürü Cevdet Yılmaz da bir suikast sonucu öldürülüyor.

YAZININ DEVAMI

YAZARIN DİĞER YAZILARI
Şimdi veda vaktidir 01 Eylül 2022 | 7.669 Okunma Devlet adamına saygı 31 Ağustos 2022 | 2.135 Okunma Yasa yapmak 30 Ağustos 2022 | 905 Okunma Bana güven, gerisini merak etme sen 29 Ağustos 2022 | 3.081 Okunma Çorba sever misiniz? 28 Ağustos 2022 | 1.603 Okunma