Abdurrahman Dilipak Yeni Akit Gazetesi

Kreş mi dediniz, Allah korusun!

Sahi kreş ne demek: “Beşik”, “Yalakta hayvanları yemlemek, sulamak”, “yemlik” gibi anlama geliyor.. “Kirche” yani “Kilise” ile ses benzerliği var. Sadece ses benzerliği yok, kreşler, anaokulları...

31 Ağustos 2017 | 1.895 okunma

Sahi kreş ne demek: “Beşik”, “Yalakta hayvanları yemlemek, sulamak”, “yemlik” gibi anlama geliyor.. “Kirche” yani “Kilise” ile ses benzerliği var. Sadece ses benzerliği yok, kreşler, anaokulları, okullar, sağlık kuruluşları batıda büyük ölçüde kilisenin mülkiyetinde ve kontrolündedir.

“Kirche”nin etimolojisine gelince, Latince bilen bir kardeşime sordum ve bana şu bilgiyi gönderdi: Germanik kökenli olup Almanca’daki “Krippe” kelimesine dayanıyor. “Krippe”nin manası “beşik” olarak geçiyor. Bu kelimenin kökeni ise aslında “beşiğe benzeyen, hayvanların otlanabilecekleri saman dolu yalak”a deniyor. Bu kelime “ahır tarzı, hayvanların bağlanarak beslendiği samanlık gibi açık alanda bulunan bir mekân”a karşılık geliyor. Bu kelimenin “Anaokulu” manasındaki “kreş” olarak kullanılması, ilk olarak Hz. İsa’nın bir samanlıkta doğmasını resmedebilmek için, bir Hristiyan azizi “Assisili Françesko”nun Beytüllahim ́deki “Noel beşiği” ya da “Noel samanlığı” adı verilen “Asisi de Noel”i inşa etmesinden sonra oluşmuş. İlk “Noel beşiği” kutlaması yani “Die erste Weinachtskrippe” 1223 yılında bu mekânda kutlanmış. Bu Katolikler arasında yaygın olarak bilinen bir hikâyedir. “Hz. İsa’nın beşiği” anlamında bu kelime kısaca “beşik” olarak yerleşiyor. Şu an “Kinderkrippe”, “çocuk beşiği” ya da “anaokulu” diye de adlandırılıyor. Buradaki Beşik, Hz. İsa’nın beşiği ile özdeşleştiriliyor. Hristiyanlar bu şekilde çocuklarını “küçük / bebek İsacık” olarak gibi görmüş oluyorlar. 

Türkiye’de birçok Hristiyan tarikatlarına ait, kilise okulları vardır mesela. Bunlardan bazıları şöyle: FRANSIZ OKULLARI: Nötre Dame de Sion Fransız Lisesi, Nötre Drame de Lourd Fransız Okulu, Sainte Pulcherie Fransız Okulu, Sanit Benoit Fransız Erkek Lisesi, Saint Benoit Fransız Kız Orta Okulu, Saint Michel Fransız Lisesi, Saint Joseph Fransız Erkek Lisesi. İNGİLİZ OKULLARI: İngiliz Erkek Lisesi (Nişantaşı), İngiliz Kız Ortaokulu (Beyoğlu). AMERİKAN OKULLARI: İstanbul Amerikan Bristol Hastanesi Ebe ve Hemşire Okulu (Nişantaşı). İTALYAN OKULLARI: İtalyan Kız Ortaokulu (İvrea Sörlerine ait), İtalyan İlkokulu (Salesiaini Rahiplerinin yönetiminde), İtalyan Lisesi (İtalya Dışişleri Bakanlığına bağlı), İtalyan Ticaret Lisesi ve Giustiniani Okulu. AVUSTURYA OKULLARI: Sank-Georg Avusturya Kız Lisesi, Sank-Georg Avusturya Erkek Lisesi ve Ticaret Okulu. Anadolu’daki Amerikan misyonerler 1891’e kadar 9 kolej kurdular. Bunlar İstanbul’da Robert Koleji 1862’de kuruldu, Tarsus’taki Paul Enstitüsü 1888’de. İzmir’deki Uluslararası Kolej 1891’de. Anadolu’daki beş Amerikan kolejinin ana taşıyıcıları Ermenilerdi.

Fransız okulları deyince siz sanacaksınız ki laik okullar, yok canım, Türkiye’de İslami tarikatların tarikatları adına okul açmaları yasak ama Hristiyanlar ya da gayrimüslimler için böyle bir yasak yok. Mesela Osmanlı’da açılan ilk yabancı okul Saint Benoit adlı Fransız okuluydu. 1583’te Cizvit rahipleri tarafından açılmıştı. İstanbul Beyoğlu’nda açılan en eski Latin-Katolik okuluydu.

Osmanlı Devleti, 1869 tarihinde eğitim işlerine çeki düzen vermek amacıyla Maarif Nizamnamesi çıkarmıştı. Nizamname’nin 129. Maddesi ile de yabancı devletlere ait okullar ile özel okulların kontrol altına alınması amaçlanmıştı. Ancak 129. Maddenin varlığı yabancı okulların sayılarının artmasını engelleyemedi. Ülkede bulunan Fransız okullarının sayısı her geçen yıl biraz daha arttı.1869 yılında 76 civarında olan Fransız okulları, 1876’da 93, 1905’te 198’e ulaştı. Bu sayı 1912’de 370’e çıktı. Aynı yıl, Fransız okullarında okuyan öğrenci sayısı da 108.112 idi.

Halep Vilayeti’ne bağlı olan Maraş Sancağı’nda da yabancı okul sayısı hızla arttı. Maraş’ta; Fransa, Almanya, ABD ve İngiltere ilkokul, ortaokul, lise, hatta yükseköğretim seviyesinde okullar açtılar. Bunların hemen hemen tamamı misyoner okulları idi. Bu durum Osmanlı’da dini özgürlükler açısından ilginç ve önemli bir bilgidir.

YAZININ DEVAMI

YAZARIN DİĞER YAZILARI
Şimdi veda vaktidir 01 Eylül 2022 | 7.669 Okunma Devlet adamına saygı 31 Ağustos 2022 | 2.135 Okunma Yasa yapmak 30 Ağustos 2022 | 905 Okunma Bana güven, gerisini merak etme sen 29 Ağustos 2022 | 3.081 Okunma Çorba sever misiniz? 28 Ağustos 2022 | 1.603 Okunma