ABD bölgede yeni operasyona hazırlanıyor. Bu arada zaman kazanmaya çalışıyor.
Evdeki hesapları çarşıya uymadı. İngiltere ile anlaşamadılar. Kaldı ki, artık ne tek bir Amerika var, ne tek bir Avrupa, ne de tek bir İngiltere.. Rusya engelini aşamıyorlar. NATO içinde de hem Rusya hem de İsrail konusunda görüş birliği yok.
ABD BM’nin en zayıf, Güvenlik Konseyi’nin en güçlü ülkesi. Kendini köşeye sıkışmış görüyor ve öfkeleniyor. Tuttuğu her dal elinde kalıyor. Tam da böyle bir zamanda Türkiye’yi de karşısına almak istemiyor. Suudi Arabistan’da çuvalladı. BAE’de de. Yemen’i de yüzüne gözüne bulaştırdı. İsrail’e destek verdi de ne oldu. Mısır askerlerini Güney Suriye’ye taşıyacaktı, parasını da Suudilerden alacaktı, o plan da çöktü.
ABD ikili oynuyor. Geçen ayki darbe planının arkasında da ABD var, darbeyi bastıran da ABD. ABD zaten hep öyle yapıyor. Sağı solu birbirine kırdırıyor. Her ikisine de destek veriyor bunu yaparken, sonra da ülkeyi zayıflatıp kendi yanına çekiyor. Suudi prens daha oynanan oyunun farkına varmadı. BAE yöneticileri de. Korkarım bu gidişle gerçeği anladıklarında çok geç olacak.
Aslında ABD İsrail’e yardım eder gibi gözükerek bu bahane ile bölgeye yerleşmek, İsrail’i kendi yanına, yedeğine almak istiyor. İsrail’le birlikte Mısır’ı, Suudi Arabistan’ı, Ürdün’ü, Lübnan’ı, Suriye’yi yeniden dizayn etmek istiyor. Biz de Belfaur ve Sycos-Picot’un değişmesini istiyoruz, ABD’de. Biz bölge dışı müdahale sona ersin diyoruz, ABD İngiltere ve Fransa’nın garantörlük belgesini kendi lehine yeniden tanzim etmek istiyor. Ama bu çok kolay değil. Karşısında sadece İslam Bloku ve Araplar değil, Avrupa ve Rusya var. İşte tam da böyle bir zamanda ABD’nin zamana ihtiyacı var. Türkiye olmadan bu işi başarmasının mümkün olmadığını gördü. Ama PKK ve FETÖ krizi aşılmadan da Türkiye ile ortak bir anlayışa gelmeleri mümkün değil.