Öldüren niye öldürdüğünü, öldürülen niye öldürüldüğünü bilmiyor.
Asimetrik savaş, işte tam da böyle bir şey..
Sabancı “onların” gözünde bir kapitalist. Birileri Özdemir Sabancı’yı öldürmeye karar verdiğinde bir Marksist örgüt militanı bulmalı.. O da onu Marksizm adına öldürmeli, Fehriye Erdal gibi. Sonra ona kaçıp sığınacağı emin bir ülke bulmak gerek. O ülke neden Belçika olmasın. Öyle olmadı mı!
Marksist bir terör örgütünün karargâhında Amerikan bayrağı dalgalanıyor ve onlara yardım için gelen “Emperyalizmin askerleri” kollarına Marksist PYD’nin armasını takıyorsa geriye ne kaldı ki! Evet, saldırganı yakalasanız, kimliğini açıklasanız ne yazar ki! Evet saldırganın kimliği çok da önemli değil, aslolan onun arkasında kimin olduğu.. O da belli. Bu olay olduktan sonra “üzgünüz” mesajı yayınlayanlar arasında onlar da vardı. Timsah gözyaşları döküyorlardı.. Hedefin kim olduğunun ne önemi var. Hedef Türkiye. Birimize yapılan bu saldırı aslında hepimize yöneltilmiş bir tehdittir. Hatta bizim üzerimizden, “kızım sana söylüyorum, gelinim sen dinle” kabilinden birilerine de mesaj vermek istiyor olabilirler..
Katilin elindeki silah demirden ama o katil de o silahı kullanan biyonik bir robot.. Katili de ortadan kaldırmayı planlamışsanız, ona istediğiniz ülke, din, mezhep, ideolojinin kimliğini giydirebilirsiniz..