Gelin hep birlikte tevbe edelim.. Hepimizde şeytanın işbirlikçisi bir nefis var. “İnni küntü minezzalimin” diyemeyecek miyiz.. İtiraf edelim ki hiç birimiz sütten çıkmış ak kaşık değiliz. İnsanız biz. Nefs taşıyoruz. Masum değiliz. Hatasız kul olmaz zaten.. Yeter ki özür dilemeyi bilelim de bağışlanma umudunu kaybetmeyelim.
Eskiler “Rabbim beni bana bırakma” derlermiş. Şimdi kimse başkasını işine karıştırmak istemiyor. Ne istişare etme gereği duyuyor, ne de müşavere ediyor. Nasihat dinleyen de yok. Hani bilenlere danışacak, vereceğimiz karardan yarar ya da zarar görecek olan eşe dosta soracaktık. Onlarla konuşacaktık. Hani kederler paylaşıldıkça azalır, mutluluklar paylaşıldıkça çoğalırdı.
Bırakın akrabayı, komşuyu, kimse anasına babasına, eşine, kardeşine bile sormuyor. Paylaşmayı bilmiyoruz. Ümmet, millet diyoruz da bir arada yaşama becerimiz pek yok. Müzakere etme, karar alma becerimiz çok zayıf..