Saadet haberleri son günlerde internette hep üst noktalarda. Ayşe Baykal, Temel Karamollaoğlu ile bir röportaj yapmış, ona bu gerçeğe işaret ediyor:
İtiraf etmeliyim ki Temel Bey, Saadet Partisi Genel Başkanı olduğunda “Neden daha genç bir insanı Genel Başkan yapmadılar?” demiş ve partinin sessiz sedasız yerinde sayacağını düşünmüştüm. Ama Temel Bey, beni ve Türkiye’yi şaşırtacak bir çıkış yaptı. Söylemleriyle partisini gündemin üst sıralarına taşıdı. “Yıllardır sessiz sakin giden Saadet Partisi nasıl oldu da gündemde fırtınalar estiriyor? Temel Bey ne diyor da sosyal medya yıkılıyor?” diye kendisine sormak istedim. Dün iktidara gelmesinden korkan kesimin bugün alkışladığı, muhafazakâr kesimin bir bölümünün ise yükselişinden rahatsız olduğu bir parti haline geldi Saadet Partisi. Bunun nedenini merak ettim.
28 Şubat mahkemesinde Şevket Kazan gözyaşları içinde ilk işaret fişeğini ateşleyen kişi olmuştu. Biliyorsunuz SP 28 Şubat davasında müşteki değil. Tanıklığı da önemli, O zamanki “kahraman ordumuzla aramızda hiçbir ihtilaf yok”muş. Bu dedikoduları kim çıkarıyor ya hu!
Ben yukarıdaki haberi Hürriyet’ten okudum.
Aynı gün İyi Parti’nin kongresi vardı. Sosyal Mediada kongreye katılım ile ilgili mesajlar dikkatimi çekti. 50.000 diyen de var 100.000 diyende, 250.000 diyen de var, 2,5 milyon diyen de.
Çiftlikbank mağdurlarının sayısı da 35.000. Çiftlikbank’ın kurucusu da parti kursa o da bu kadar insan toplardı demek ki! “Çoklukla övünmeyin” denmedi mi bize! Anlaşılan bu Müslüman halkın “Tekasür suresi”nden haberi yok! Adil olalım arkadaşlar. O zaman kuyudaki Yusuf Mısır’a sultan olur. O zaman ebabil kuşları fil ordularını yener. Yoksa Karun da olsanız, Şeddat da olsanız ne faydası var. O haram mal, sizin için kendi cehenneminizde sizi yakacak odunun parası olur. “İçimizdeki beyinsizlerin işledikleri yüzünden bizi helak eder misin Allahım”. Muhterisle muhtekir buluşunca böyle oluyor işte. Öfke, aşk ve hırs insanların gözlerini kör edince oluyor işte böyle işler..