Bizim gençler, bir metaverse gireceğiz, uçan otomobillere bineceğiz, okulsuz toplum gibi hayaller kurarlarken, evdeki hesaplar çarşıya uymayacak gibi.
Akıl sağlığı dünya raporu açıklanmış, 18-24 yaş grubunda yarısı depresyon ve/veya kaygı bozukluğu yaşıyormuş. Rapora gör “klinik düzeyde akıl sağlığı riski” taşıyanların oranı da son bir yıl içinde, pandemi sürecinde % 14’ten % 26’ya yükselmiş. Bu gidişle gelecek günler, geçen günleri aratacağa benziyor. Çünkü gidişat sadece sayısal değil, geometrik olarak da büyüyor ve hızını artırıyor.
Durum vahim, sosyoekonomik sorunlarla birlikte gelişen biyolojik ve psikolojik sorunlu kitle oranı ilk kez % 57 olarak tespit edildi bu süreçte.
Bir yıl önce, bugünlerde ABD’deki Sapien Labs tarafından gerçekleştirilen “Mental Health Million Project”in “Akıl Sağlığı Dünya Raporu”nun sonuçları, “toplumsal akıl sağlığı riski” konusunda alarm veriyor.
Akıl Sağlığı Dünya Raporunda, İngilizce konuşan 8 ülke ABD, Kanada, İngiltere, Avustralya, Yeni Zelanda, Güney Afrika, Hindistan ve Singapur’dan 49 bin kişinin verileri incelendi. Oysa durum diğer ülkelerde daha da kötü. Son bir yıl içinde buna savaş riski, ekonomik kriz, işsizlik, politik kriz de eklendi.
DSÖ Genel Direktörü Dr. Tedros Adhanom Ghebreyesus, Ağustos 2020’de yaptığı açıklamada “yeni tip koronavirüsün neden olduğu kaygı ve korkunun, milyonlarca insanın akıl sağlığını olumsuz etkilediğini” belirtmişti.