Merkez üssü Kahramanmaraş olan depremin üzerinden fazla bir zaman geçmedi ki, bölge sel afatıyla sarsıldı. Dün ise Çanakkale Zaferi’nin yıldönümüydü. Birkaç gün sonra da, gönülleri rahatlatan, ruhları canlandıran Ramazan-ı Şerif’e kavuşacağız, inşallah. Milli ve manevi ruha en çok ihtiyaç duyulduğu bir dönemde, bizi biz yapan duyguların kabardığı, günleri yaşıyoruz. Çanakkale dediğimizde, tarihi sevdiren değerli büyüğümüz Yavuz Bahadıroğlu’nu hatırladık, kendisini anmadan edemedik. Üstad Bahadıroğlu’nun gazetemizde yer alan ‘Birlik-beraberliğimizin adresi Çanakkale’dir’ başlıklı 2015 yılında kaleme aldığı, gazetemizdeki yazısındaki şu ifadeler, tarihi süreçte yaşananları o kadar güzel özetliyor ki; “…Öncelikle şunu belirteyim ki, Çanakkale’yi canla, başla, imanla savunanların dilinden düşürmediği üç kelime var: Allah... Bismillah... Kardeş. Çanakkale’de ırk farkı unutulmuş, dil farkı unutulmuş, memleket farkı unutulmuş, bütün savunmacılar “kardeş” kelimesinde ittifak etmiştir... Türk Kürd’ün, Kürt Laz’ın, Laz Çerkez’in, Abaza’nın, Arnavut’un, Roman’ın sadece...