Spor branşı olmaktan çıkıp, milyon dolarların döndüğü endüstriye dönüşen futbolda, transfere ayrılan ‘dolar ve avrolar’ havalarda uçuşuyor. İnsan düşünmüyor değil, bayram değil seyran değil, teröre karşı savaş açtığımız süreçte bu ‘hovardalığın’ bir izahı olsa gerek! Başkanından yöneticisine... Kimler görevde ise bu ‘anormal’ değişime çanak tutuyor. Çanakla kalmayıp, batan geminin ‘mallarını’ çoğaltıyorlar. Yapılan her bir icraatta, kalitenin ne kadar çöküş içinde olduğunun yansıması. Sonuç, bizi rahatsız eden ülke parası-sermayesinin çarçur edilmesi konusu. Nerede kaldı ‘Milli seferberlik!’
500 MİLYON DOLAR (+)...
Süper Ligimiz naklen yayın ihalesi 500 milyon dolar, artısı (+) ile yüksek rakamlara dayanmış durumda. İhale bedelinin yüksek olmasından dolayı ‘sevinç’ yaşayanlar, acaba vicdanlarında yankılanan sesle muhatap olduklarında neler hissediyorlar? Naklen yayının yüksek rakama ihale edilmesine ilk bakışta ‘güzel’ gibi gözüküyor. Eleştirilmesi gereken konu, bu gelirin dağılımının nasıl yapıldığı. Dahası nasıl heba edilmesi? Kulüplerin bütçelerine bakarsanız bunu görmek zor olmayacak. Para ile satın alınma hayali ile peşinde koşanlar bırakın başarıyı, başarısızlığı-hüsranı da tetikliyor. Hazır para ile saadetin olmayacağı dillerde ki şarkılara dahi ‘söz’ olurken, futbolcu transferinde hazırcılığın yeni adı olan endüstride, bunu hiçbir şekilde başarma şansına sahip olunamayacağı her halinden belli! Buna rağmen, muhatapları ‘kartvizitlerini’ kaybedeceklerinden mi korkuyorlar?..
BATAN GEMİ
(PARDON)
KULÜPLER...
Eleştiri dünyanın en kolay işi. Yapıcı eleştiri ise olması gereken. Olumlu veya olumsuz, sahip olduğumuz her bir düşünce-davranış, bir gün gelip bizi bulacağı için, bütünleştirici olmak için kendimizi zorluyoruz. Evet, ihalede olsun, parada olsun. Bütçe ve ihtiyaca göre değerlendirilsin.