Sporun gerek kişisel gerekse sosyal olarak toplumlar üzerinde önemli bir etkileşim aracı olduğunu görüyoruz. Toprağa serpiştirilen tohum misali, spor çarkının hangi anlayış tarafından dönderildiğine /yönetildiğine dikkat kesilmemiz gerekmektedir. Bu süreç iyi takip edilmediği takdirde, filmi tekrar geri saramadığınız gibi, spor faaliyeti adı altında bataklığın içine sürüklenen çocuk ve gençler, içine düştükleri durumdan kurtarma şansınız olamayabilir…
Her hafta benzer konuları biz işlemekten, ilgili ve yetkililer spordaki olumsuzluklara seyirci kalmaktan başka bir görev üstelenmediklerini görüyoruz, maalesef. Sporcunun giydiği kıyafetten, bir spor organizasyonun yapılma şekline kadar, o denli önemli uyarı var ki! Bu ikazlar karşısında duyarsız veya aciz kalmamızın nedeni, makam, şan ve şöhret. Bu mertebeye ulaşan gençler sadece kendisi kaybetmiyor, ‘Çiçek bahçesine giren, çiçek kokar’ sözünü üzerinden düşünürsek, çocuk ve gençlerimizin, spor aracılığıyla hangi aksi duruma, bataklığın içerisine sürüklenebileceğini fark etmemiz gerekiyor…
‘Erciyes’te 2 bin 300...