Türkiye Futbol Milli Takımının yeni teknik direktörü Mircea Lucescu’nun adının geçtiği Ampute’nin önce tanımlamasını yapmak gerekiyor. Ampute kişinin kol, bacak veya elin tümü veya bir kısmının olmaması olarak giriyor literatüre. Bedensel Engelliler Spor Federasyonu çatısında faaliyet gösterilen on dokuz spor branşından bir tanesi, Ampute Futbol...
‘Kolu, bacağı, elin olmaması, futbol branşı yapmasına nasıl mani olmuyor?’ sorusunu düşüneduralım, Milli Takımlar Teknik Direktörü Lucescu, 1-10 Ekim tarihlerinde ülkemizde yapılacak olan Avrupa Ampute Futbol Şampiyonası kurasına katılıyor. Ampute Milli Takımı ise Kocaeli’de gerçekleştirilen kampta şampiyonanın hazırlıklarını sürdürüyor...
CEHALETİ BİLGİYLE YENMEK
Evet, ‘Bildiğimizin efendisi, bilmediğimizin hizmetçisiyiz.’ Görmek, duymak, yaşamak. Kısacası başımıza gelmeden haberdar olma şansımız olmadığı için, hassas bazı gelişmeleri farkına varamıyoruz. Cehaleti yenmenin en kestirme yolu, araştırmak ve okumak. Bizlerde engel tanımayan kardeşlerimizin arasında olmamız, bu satırların oluşmasına vesile oldu. Hep tekrara düşeriz ya ‘Farkındalık... Farkındalık...’ diye. ‘Doğru bilginin keskin kılıcının, cehaleti yenmesi’ o nedenle önemli...
SPOR MU YOKSA İLAÇ MI?
Doğuştan veya sonradan. Geçirdiği trafik kazası, terör saldırısı, çatışma, hastalık veya doğuştan. Bir uzvunu kaybetmiş vatandaşlarımız katılacağı Ampute Futbol Avrupa Şampiyonası ülkemizde yapılacak. Spor ile tedavi sürecinin ve doğru yönlendirmeyle ‘engeline’ meydan okuyan futbolcuların yeni hedefi bu anlamlı organizasyonda başarılı olmak ve İstiklal Marşı’nı tüm dünyaya söyletmek. Güneydoğu gazisi takım kaptanı Osman Çakmak’ın ‘Enerjimiz üst seviyede ve takım olarak şampiyonluğu arzuluyor...’ sözleri. Burada şu soru geliyor akla, sporla engelli/hastalığını çoktan unutup, başarıya odaklanmak acaba kaç depresyon, kortizon, ağrı kesici veya bir başka ilaca bedel?..