Toplumun küçümsenmeyecek bir kesiminde, cehenneme rahat ‘vize’ alabilmek için özel bir çaba var. Günlük hayatın her anında olduğu gibi, bu uğraş ve çaba spor üzerinden devam ediyor. Bu alana özel bir ‘parantez’ açmak gerekiyor. Çocuk ve gençlik açısında bakıldığında, ülke nüfusunun önemli kesimi bu süreçten etkilendiğine şahit olmaktayız. Sporcunun açık kıyafetleri, kızlı erkekli karma spor yapılan ortamlar ve sporcunun dövmesi. Vatandaşı ‘yozlaştırma’, ‘ayrıştırma’ ve ‘soyutlamak’ gibi her türlü oyun içinde oyunun ‘senaryosunu’ yazmak ve ‘uygulamak’ görevi eksiksiz yerine getirilmeye devam ediliyor, maalesef. Bu sürecin en dikkat çeken hususu, spor-sanat-spor adı altındaki uygulamaların ‘bir şey’ olmaz düşüncesiyle işleyen çark, önce birey sonrasında ise toplum açısından felakete dönüştüğüne şahit olmaktayız. Üstad diyor ki; “Dün saçının telinin görünmesinden ‘haya’ duyan bacılarımız, bugün ‘göbeğinin’ ortasını göstermek için adeta birbirleriyle yarışıyorlar.” Bir başka örnek istenirse ‘Ülkemizde bayan güreşini başlatanlar anlayışa şiddetle...