Sporun sadece hareket ve egzersizden ibaret olmadığını artık anlamamız gerekiyor. Diğer bir ifadeyle spor ‘hormonlaşmaya’ başladıktan sonraki sürecin nedenlerini detaylandırdığımızda, konunun önemi daha net anlaşılmaya başlıyoruz. Kültür, sanat, ekonomi, ahlak, psikoloji gibi her bir konu, gerek birey gerekse toplum üzerinde ne kadar etkili olabileceğini anlama ve anlatma imkânı sağlıyor. Bu konuların önemli bir aşaması da sporcu ‘dövmeleri’. Dövme kelimesi Türk Dil Kurumunda “vücut derisinin iğne gibi sivri bir araçla çizilerek içine renk veren maddelerin konulması yoluyla yapılan çıkmaz yazı ya da resim” anlamına geliyor. Dövme, sembolik mesaj niteliği taşıdığından yazının bulunuşundan öncesine dayanacak kadar eski. Bu denli geçmişi olan bir uygulamanın günümüze kadar taşınmasında dikkat ve hassasiyet taşıyan konu ise, yapılan işlemin İslami esaslara göre değerlendirme ve ‘Bir sporcu neden dövme yapma gereği duyar?’ sorusunun önemini ortaya çıkarıyor…
Dövmenin tarihsel süreç ve ayrıntısı, toplumsal önemini ortaya koymaktadır. İşte o vakit, sıradan gibi görünen ‘şekillerin’ hiç de öyle olmadığı ve nasıl ‘ideolojiye’ dönüştüğünü görmekteyiz. Konunun ayrıntısıyla ilgili Pamukkale Üniversitesi Sosyal Bilimler Enstitüsü Dergisi’nde ‘Dövmenin çeşitli dillerde etimolojisi ve kısa tarihi’ başlık, Fidan Uğur Çerikan ve Mehmet Rıza Alanko imzalı makalede, Hitit Kültürünün yansıması olan dövmelerde ‘Ana Tanrıçaya’ tapınma işaretini taşırken, Mısır Dünyasında dövme ‘Gizem, büyü ve tedavi’ işareti, Mısırlılarda ise köle ve suçluları ayırt etme, dinsel gizem, büyü, tedavi ve süsleme aracı olarak araştırmalara yansımaktadır. Makalenin sonuç bölümünde şu görüşler yer alıyor; “Günümüzde, endüstrileşen ve kapitalist bir tüketim aracı haline dönüşen ‘dövme’ ve ‘dövmecilik’, ‘teşhircilik’, ‘röntgencilik’, ‘fetişizm’ ve özellikle de ‘beden fetişizmi’ gibi birçok psiko-patolojik ‘parafili’ davranışı kışkırtmaktadır…”
Sanat diye yutturulan, kültür diye empoze edilen ve sporcuları da çepeçevre saran ‘dövmenin’ de yer aldığı ve Gazetemizin 23 Nisan 2016 tarihli ‘İşte batıl inançlara düşmemizin 7 sebebi…’ başlığı altındaki yazının özeti şöyle; “Batıl, Arapça ‘Butlan’ kelimesinden türetilmiş bir kavramdır. Sözlükte; ‘boş, çürük, asılsız ve gerçeğe aykırı olan’,hakikat olmayan, abes, saçma, değersiz, kıymetsiz, hükümsüz, yalan şey anlamlarına gelmektedir. Batıl kelimesi, Kur’an’da yirmi altı (26) ayette geçmiş ve bu ayetlerde yalan, put, şirk, haram, haksızlık, zulüm, boş, faydasız ve boşa gitmek anlamlarında kullanılmıştır…”
Toplumu bu denli yakından ilgilen ‘dövme’ gibi bir konunun, futbol ağırlıklı olmak üzere tüm sporcuları kıskacına alan ve inanç ve kültür revizyonuna uğratan etkileşimine Buhari ve Müslim’de rivayet edilen hadislerde, Peygamber Efendimiz (a.s.m.) Dövme yapmayı ve yaptırmayı yasaklamış, bunları yaptıranın Allah’ın rahmetinden mahrum kalacağını bildirmiştir. Din İşleri Yüksek Kurulunun (DİYK) açıklamasında ‘...Dikkat çekmek, daha güzel görünmek amacıyla, yaratılıştan verilmiş olan özellik ve şekillerin değiştirilmesi İslam dininde, fıtratı bozma kabul edilerek yasaklanmıştır (Nisâ, 4/119). Hz. Peygamber (s.a.s.), vücuda dövme yapmak, dişleri incelterek seyrekleştirmek gibi ameliyeleri, yaratılışı değiştirmek, fıtratı bozmak kapsamında değerlendirmiş ve bunu yapanların ve yaptıranların Allah’ın rahmetinden uzak olacağını bildirmiştir (Buhârî, Libâs, 83-87; Müslim, Libâs, 120). Dolayısıyla dövme yaptırmak caiz değildir (İbn Kudâme, el-Muğnî, I, 129)...
(Yarın; Sporcular Nasıl Etkileniyor)