Esas sorunları konuşamadan, bir başkasına takılıp gidiyoruz. Popüler kültür dedikleri şey işte bu. İçinde bulunduğumuz haftanın gündemi, geçim sıkıntısı değil. İşsizlik değil, insanların intiharları ve birbirini öldürmesi de değil.
Peki ne?
Sarayı ziyaret eden CHP'linin kim olduğu ya da İYİ Parti Grup Başkanvekili Lütfi Türkkan'ın partisinin kurumsal söz yetkisine sahip kişisi olduğunu unutarak, insanların ilgisini çekecek, dikkatleri kendisinde toplayacak bir öneri sunması.
Buna göre, eğer parlamenter sisteme dönülürse 5-6 bakanlık karşılığında AKP ile seçim ortaklığı yapılabilirmiş.
Bu söz gündeme düştükten sonra her şey sustu ve bütün dikkatler o tarafa yöneldi.
Ne oluyor?