Sivil alanın güçlenmesiyle demokrasinin kalitesi ve niteliği arasında bir bağ olduğunu liyakatli her aydın biliyor. Ancak yaşadığımız süreçte ne yazık ki toplumsal denetim alanı genişleyip esneyeceği yerde tam tersi oluyor.
Türkiye bu durumuyla yönünü nitelikli ve gittikçe gelişen bir demokrasiye doğru değil, tam tersine otoriterleştikçe nefes borularının daha da sıkıldığı bir yola doğru ilerliyor.
Böylece, özgürlükçü, denetlenebilir ve bunun sonucu olarak da hesap verebilir olmaktan çıkıyor.
Hesap vermek yerine hesap soran hale geliyor.
Hesap verebililirlik demokrasinin kalibresi ve kalitesi açısından en kritik alandır.