Ahmet Gürsoy Yeniçağ Gazetesi

Türklük üst kimliktir...

               Bu dünyada bize huzur yok.. Gene ne var diyeceksiniz.. Görmüyor musunuz?Kavganın biri bitmeden...

21 Ekim 2017 | 165 okunma

               Bu dünyada bize huzur yok.. Gene ne var diyeceksiniz.. Görmüyor musunuz?Kavganın biri bitmeden öbürü başlıyor.                Ya dışarıdakilerle kavga halindeyiz gündem bununla dolu. Yahut, içeride bir çatışmanın fitilini ateşlemişiz, gündem bununla meşgul..                Dünya haritasında istediğiniz ülkeye bakın. İstediğiniz ülkenin haber bültenlerine de ulaşınız. Bakın bakalım bize benzeyen var mı?                Yok!                Yeryüzünün bütün ülkelerinde muhalefet var.                Yeryüzünün bütün ülkelerinde o ülkelerin yurttaş kimliği de var.                Eh, elbette o ülkelerin halkları var.                Kurucu babaları, dini, milliyeti, siyasal sosyal kimliği var.                Ama affedersiniz hangi ülke kendi millî kimliğini tehdit olarak görüyor?                Hiçbiri!Hiçbiri tehdit olarak görmediği gibi böyle bir konuyu gündemine bile almıyor.Bizimkiler: "Türkçülük bölücülüktür" diyor..                Türklük üst kimliği olan bir ülkede Türkçülük nasıl bölücülük olur kardeşim?                Alman üst kimliği olan Almanya'da Almancılık tehlike midir?                Yunanistan üst kimliği olan Yunanistan'da Helenizm tehlike midir?                Yahut çok uluslu Rusya Federasyonu'nda Rusçuluk Putin tarafından tehlike ve bölücülük olarak mı görülüyor? Yoksa gurur kaynağı olarak mı algılanıyor?                Kesinlikle tehlike görülmediği gibi bir de övünç kaynağı olarak görülüyor...İşte bakın 70 yıl kadar Sovyet yönetimi altında kalan Türklerin içinde bulundukları duruma bakın. Hepsinin soyadında bir "yev, ova" takısı var. Hepsi bir Rus üstünlüğüne inanıyor.Hepsi itirazsız Rusça biliyor ve sıkıştıklarında birbirileriyle da Rusça konuşarak anlaşıyor.Rusçuluk bölücülük olmadığı gibi bir egemenlik ideolojisidir.                Bir de bize bakın..Bozulma ve çözülme önce merkezde başlıyor. Merkezin aklı karışık.Bunun sosyolojik karşılığı (kimse kusura bakmasın) sosyal, kültürel ve siyasal yabancılaşmadır.Aynı zamanda tarihsel yabancılaşma, sorununun ta kendisidir.Türklüğe yabancılaşma... Belki de bir azınlık psikolojisinin dip dalgasıdır.                 Bilemiyoruz...Adamlar Türk'ü Türkiye'de gereksiz görüyor.. Yok farz etmek istiyor. Çok daha ilginç olanı Türk'ü Türk'e karalayıp kötülüyor..Evet...Hepimiz ırkçılığa karşı çıkacağız.Çünkü ırkçılık üstünlük sebebi olmadığı gibi, bir ayrıcalık da değildir. Ama millî kültür ve kimlik olarak nasıl anlamsız olabilir?Bağlı olarak millî edebiyat ve tarih olarak nasıl yok sayılabilir?..Onlar bizim toplumsal taşıyıcı kolonlarımızdır.Aidiyetimizin kaynağıdır.Tarihi geçmişimiz var olduğu için üst kimliğimiz Türklüktür. Çünkü taşıyıcı toplum Türklerdir. Tarih de Türk tarihidir. Tıpkı halihazırda bütün alt kimliklerin Amerika'da, kendini Amerikan tarihi içinde anlamlandırdıkları gibi..Tıpkı bütün alt kimliklerin kendilerini Rus tarihinin bir parçası olarak gördükleri gibi, geçmişten günümüze birçok etnik kimlik varlığını Türk tarihi içinde, ona ait olarak anlamlandırmıştır.Şimdi şu anda Suriye'de Rusya Federasyonu'nun askeri konvoyu saldırıya uğrasa bu durum sadece Beyaz Rusları mı ilgilendirmiş olur? Amerika'ya vize uygulayıp Amerikan yurttaşlarını içeri almadığımıza göre sadece Anglosakson kökenlileri mi ülkemize sokmuyoruz?Elbette hayır.Rusya hedef olduğunda bütün Rusya Federasyonu, Amerika hedef olduğunda da bütün Amerikan yurttaşları hedef haline geliyor. İşte bu sebeple bir toplum ve yurttaşlık bilincinden söz ediyoruz. Ve Amerikan ya da Rus tarihi o ülkelerde yaşayanların hepsinin tarihi oluyor.Aynı durum Türkiye için de geçerlidir.Ve taşıyıcı toplum Türklüktür ve Türk tarihidir. İçinde kim olursa olsun, kendi kaderimizle ortaktır. Bu sebeple de Türklük üst kimliği hem tarihsel ve hem de millî bir üst kimliktir. Kürtçülük ise bu yapıya yapılan radikal, bölücü, bozguncu saldırıdır. İkisi bir biriyle kıyaslanarak Türkçülük ayrımcılıktır denilemez.

YAZININ DEVAMI

YAZARIN DİĞER YAZILARI
Açlıktan Anayasaya siyaset... 03 Şubat 2021 | 231 Okunma İktidar blokunun bileşenleri 01 Şubat 2021 | 269 Okunma "Z Kuşağı ne yapacak?" 30 Ocak 2021 | 276 Okunma Sadakat yahut biat 27 Ocak 2021 | 160 Okunma Reform yapılsa da uymaz 25 Ocak 2021 | 138 Okunma