BÜYÜKELÇİ suikastının ardından tabloya bakalım:
*
- Mağdurlar kralı haline gelen kim? Rusya.
*
- Suriye’deki tezlerini geçerli hale getiren kim? Rusya.
*
- Halep’teki rolünü unutturan kim? Rusya.
*
- “O kadar da haksız değilmiş” diye selamlanan kim? Rusya.
*
Ağam kim? Rusya...
Paşam kim? Rusya...
Kim? Kim? Kim?
Kim olacak: Rusya.
*
İnsanın aklına ister istemez rahmetli Mahir Kaynak’ın şu meşhur
tezi geliyor:
“Bir suikast kimin işine yarıyorsa faili orada aramak gerekir.”
*
Fakat biz yine de bu tezi fazla aklımıza getirmemeye çalışalım.
Zira Putin Reis, çok fena kızabilir.
Ayrıca Mahir Kaynak’ın tezinin, her durumda, her olayda ve her
zaman geçerli olması da mümkün değil.
BARİ BİRİ BU KATİLİN NASIL POLİS OLDUĞUNU AÇIKLASIN
Herhangi bir bakan istifa etmeyecek.
*
Anladık.
Herhangi bir genel müdür, daire başkanı falan da istifa
etmeyecek.
*
Anladık.
“İstifa” sözcüğünü kimse aklına bile getirmeyecek.
*
Ama bari biri de çıksın...
Şu katil polisin, “Çevik Kuvvet” gibi seçkin bir polis birliğinin
içine...
Hangi testlerden geçerek, hangi istihbarattan yırtarak, hangi
araştırmalardan sıyırarak girebildiğini açıklasın.
*
“Bu aziz millet, böyle bir açıklamayı hak ediyor” diyerek bir
babayiğit yetkili, hiç değilse bunu yapsın.
TAKLİT YAPARAK ÖLÜME Mİ GİDİLİR?
ŞU iki konuda pek kuşkum yok:
- BİR: Katil polis FETÖ’cü.
- İKİ: Katil polis, “radikal İslamcı eylemci” taklidi yaptı.
*
Bazıları “Saçmalama! Hiç taklit yaparak ölüme mi gidilir”
diyor.
*
FETÖ gibi her şeyi kandırmaca, her şeyi sinsilik, her şeyi
olduğundan farklı gösterme, her şeyi takiye olan bir örgütün...
Ölüme giden eylemcisinin de sahtekâr olmasında şaşılacak ne var
ki?
ATMOSFERE DİKKAT
- EL Nusra’nın dalga boyunda giden sloganlara gaz veren...
- “Ümmet için şahadet” vurgusunu resmi düzlemde havalandıran...
- Polis teşkilatında “aşırı siyasallaşmış dini söylem”
aşılayan...
Bir atmosfer oluşturulursa...