"İSRAİL'le asla anlaşma yok" diyorlar.
Tabandan alkış kıyamet yükseliyor.
“İsrail’le anlaşmayı imzaladık” diyorlar.
Taban yine alkış kıyamet...
“Ey Sisi! Ey Sisi! Ey Sisi” diyorlar.
Taban coşuyor.
“Sisi’yle anlaşıyoruz” diyorlar.
Taban yine coşuyor.
“Rus uçağı yine ihlal yaparsa yine düşürürüz” diyorlar.
Taban kendinden geçiyor.
“Aman Putin abi, al sana tazminat, yeter ki bizimle barış”
diyorlar.
Taban yine kendinden geçiyor.
“Değerli yalnızlık” diyorlar.
Taban pek memnun oluyor.
“Düşmanları azaltıp dostları çoğaltacağız” diyorlar.
Taban yine pek memnun...
“Ey Amerika” diyorlar.
Taban ayağa kalkıyor.
“Teşekkürler Obama Reis” diyorlar.
Taban yine ayakta...
Var ya...
Böyle bir tabanı olsa...
Kemal Kılıçdaroğlu bile bir anda liderlik vasfı kazanıverir.
DİZ ÇÖKME Mİ VAR DİZ ÇÖKTÜRME Mİ?
YANDAŞLARA bakarsanız: Türkiye, İsrail’e diz çöktürdü. Muhaliflere
bakarsanız: İsrail, Türkiye’ye diz çöktürdü. Yıldırım’a bakarsanız:
Abluka kalktı. Netanyahu’ya bakarsanız: Abluka kalkmadı. İsrail
basınının bir kısmına bakarsanız: İsrail, Türkiye’ye diz çöktü.
İsrail basınının bir kısmına bakarsanız: Türkiye, İsrail’e diz
çöktü.
Siz bunların hiçbirine bakmayın.
Olup biten şunlardan ibarettir:
Türkiye’nin İsrail’le anlaşmak için üç şartı vardı: Özür, tazminat ve Gazze ablukasının kaldırılması.