40 yıldır silahlı kalkışma yapan teröristler, bu ülkeyi bölemediler.
40 yıl daha uğraşsalar...
Yine bölemezler, yine bölemeyecekler.
*
Ama “bölünme” dediğimiz şey ille de bir toprak parçasının koparılmasıyla gerçekleşmez ki.
Duygudaşlığın, bir arada yaşama iradesinin, aynı topluma ait olma hevesinin koparılıp atılmasıyla da gerçekleşir.
*
Mezarlık basan akılsız vicdansızlar, işte bu türden bir bölücülük yaptılar.
Teröristlerin bölemediği ülkeyi zihinsel ve duygusal olarak bölmek için çok esaslı bir adım attılar.
*
Bu akılsız, vicdansız bölücülere verilecek en küçük bir taviz bile bölücülüğe verilmiş çok büyük bir taviz olur.
*
Ayrıca...
Ölüye ve ölüme saygısızlık yapmak ne Türk’ün töresinde vardır, ne İslam’ın hükümlerinde, ne de insanlığın icaplarında...
Dindarlık da, milliyetçilik de, insanlık da cenazeye saldırmaya cevaz vermez... Saldırganlar, dindarlığın da milliyetçiliğin de insanlığın da yüz karalarıdır.
*
Bütün dindarları, bütün milliyetçileri ve insani değerlere sahip herkesi...
Bu örgütlenmiş cahilliğe karşı...
Birleşmeye çağırıyorum.
BOŞ MEZARLA İLGİLİ BİR TEKLİFİM VAR
AYSEL Tuğluk’un annesinin cenazesinin önce gömüldüğü, sonra da çıkarılmak zorunda kalındığı bu boş mezar, bir anıt haline getirilemez mi?
Anıtın üstüne de...
“Burada bir grup kendini bilmezin kaybettiği insanlık yatmaktadır” yazılamaz mı?
ALEVİ, ERMENİ DÜŞMANLIĞI
MEZARLIK basan örgütlenmiş cehaletin şöyle bağırdığı iddia ediliyor:
*
- Burası Sünni mezarlığıdır... Aleviler buraya defnedilemez.
- Burası Türk toprağıdır, Ermeni toprağı değil, burada Ermenileri istemiyoruz.
*
Bundan daha büyük nefret suçu mu olur Allah aşkına?
*