BİR: Silahlar sussun.
*
İKİ: Başkalarının çocukları üzerinden efelik yapılmasın.
*
ÜÇ: 7 Haziran'dan önce akmayan kan, bugün neden akıyor? İzah edilsin.
*
DÖRT: "Analar ağlamasın" konseptine yeniden dönülsün.
*
BEŞ: Çözüm süreci yeniden başlasın ve bugünden itibaren bir tek cenazenin bile gelmemesi için harekete geçilsin.
*
ALTI: 7 Haziran'dan önce "Cenazeler gelmiyor, yaşasın barış" dedirtenler, bugün neden cenazelerin gelmesi karşısında kıllarını bile kıpırdatmıyorlar? Açıklasınlar.
*
YEDİ: Kardeşin kavgası nihayet bulsun. Yeniden kana değil, barışa dönülsün.
*
SEKİZ: HDP, 7 Haziran'da tarihinin en büyük siyasi başarısını kazanmışken... 7 Haziran gününün hemen ertesinde... PKK hangi karanlık odakların dürtüklemesiyle silaha sarıldı? Bize izah etsin.
*
DOKUZ: Plan nedir? Son terörist öldürülünceye kadar savaş mı? Topluma açıklansın.
*
ON: Kanı durdurmak eldeyken... Neden durdurulması için herhangi bir çaba sarf edilmiyor? Bir izah yapılsın.
Ben de şehit olmak istiyorum
ENERJİ Bakanı Taner Yıldız'ın "Benim tek bir amacım var, şehit
olmak istiyorum" şeklindeki açıklamasını okuyunca...
Dedim ki...
"Ne kahraman bir bakan... Ne fedakâr bir insan... Ne vatansever bir
şahsiyet..."
*
Gıpta ettim.
İmrendim.
İçimden...
"Keşke ben de Taner Yıldız gibi bir çıkış yapabilsem" diye
geçirdim.
*
Sonra bu fikrimi Ayı Fahri'ye açtım.
"Ben de en az Taner Yıldız'ın yaptığı gibi etkileyici bir çıkış
yapmak istiyorum" dedim.
Yüzüme baktı, "Salak mısın lan, bundan kolay ne var" dedi.
Sordum: "Neymiş o kolay yol?"
Hasbinallah der gibi cevap verdi:
"Nasıl olsa söylemesi bedava oğlum... Sen de söyle... Sen de
söyle..."