“ADALET Yürüyüşü”ne bakıyoruz:
*
- Kavga yok.
- Kamu mallarına zarar verme yok.
- Taş yok.
- Sopa yok.
- Yakma yok.
- Yıkma yok.
- Vurma yok.
- Kırma yok.
- Germe yok.
- Öfke yok.
*
Yani sonuçta...
Sivil, barışçıl ve zararsız bir eylem...
*
Fakat gel gör ki...
İktidar sahipleri...
Acayip rahatsızlar, süper keyifsizler, sonsuz kızgınlar.
*
Neden acaba?
Neden? Neden? Neden?
*
Ben anlamıyorum bunun nedenini.
Anlayamıyorum.
Anlayabilenler, bu işi bana Şeyma’nın anlayacağı bir şekilde anlatabilir mi?
YÜRÜYÜŞ OLAYSIZ BİR ŞEKİLDE BİTER
- EĞER çok büyük bir provokasyon olmazsa...
- Eğer karanlık eller devreye girmezse...
- Eğer şer odakları bin türlü hesapla bir numara çekmezse...
“Adalet Yürüyüşü”, olaysız biter.
*
Çünkü...
CHP, işin sonunu iyi planlamış.
*
Planlanma şu:
Yürüyüş İstanbul Maltepe sahilinde 171 futbol sahası büyüklüğündeki meydanda son bulacak.
O meydan milyonlarca kişiyi alacak kapasitede.
*
Yani İstanbul’un sokaklarına dağılma, cezaevi önünde nümayiş yapma, kent hayatını yaşanmaz kılma gibi durumlar olmayacak.
Yürüyenler ve onlara destek verenler...
9 Temmuz Pazar günü saat 17.00’de bu meydanda toplanacaklar.
Ve burada gerçekleşen mitingin ardından dağılacaklar.
ALENEN ALÇAKLIK
PKK’lı teröristler...
- Van’da AK Parti Özalp İlçe Başkan Yardımcısı Aydın Ahi’yi...
- Diyarbakır’da AK Parti Lice İlçe Başkan Yardımcısı Orhan Mercan’ı...
Katletti.
*
Biz susalım da...
Bu alçak cinayetleri...
Bölgede sivil siyasetçileri katleden bu hainlere kol kanat gerenler, barış kelebeği pozlarına girenler, bu tür durumlarda kafalarını kuma gömmeyi tercih edenler falan...
Yorumlasınlar.