Nükhet Duru’yu ayrı severim, Muhittin Böcek’i ayrı severim.
Fakat yine de Nükhet Duru’nun Muhittin Böcek’e yönelik ettiği şu iltifatlara dikkat kesilmeden edemedim:
“Canım Başkan’ım. Böcük Başkan’ım. Siz bize bir lütufsunuz. Siz Antalya’ya bir lütufsunuz.”
Şöyle bir baktım etrafa.
Nükhet Duru’yu yadırgayan olmamış pek. “Böcük” tabirine takılan da yok.
Ne Nükhet Duru TT olmuş ne Muhittin Böcek.
Ortada “yalaka” diye bir kelimenin izine tozuna rastlanmıyor. Acımasız bir alay fırtınasının esamesi okunmuyor.
Sanki yeryüzünün en normal işi oluyormuş gibi bir hava.
Azıcık hayal kurdum.
Şöyle bir hayal:
Nükhet Duru, Ağrı Belediyesi’nin davetiyle Ağrı’ya konsere gitmiş.
Ve Ağrı Belediye Başkanı Savcı Sayan’a şöyle şeyler söylemiş:
“Canım Başkan’ım. Sayın Başkan’ım. Sevimli Başkan’ım. Siz bize bir lütufsunuz. Siz Ağrı’ya bir lütufsunuz.”
Hadi söyleyin, ne olurdu böyle bir şey olsaydı?
Nükhet Duru...
Anında “yalaka sanatçı” durumuna düşürülmez miydi? Toprağa gömülüp linç taşlarıyla recmedilmez miydi? 40 yıllık parlak kariyeri anında çöp haline getirilmez miydi?
Size bir şey söyleyeyim mi?
Bu rezilliği çıkmış riyakârlığı...
Benim artık midem kaldırmıyor.
KILIÇDAROĞLU’NUN ABD’YE GİTMESİ
- Çok demode, çok gereksiz, çok faydasız bir eylem gibi geliyor bana.
- Kütahya’nın iki kasabasına gitmek, on eyalet dolaşmaktan evladır.