Dolar yükseldikçe...
Şöyle şeyler oluyordu:
*
Kemal Bey, aday olmayı göze almış destansı konuşmalar yapıyordu.
*
Meral Hanım, başbakanlığı garantilemiş havasındaydı.
*
Ayşenur abla, dolara bakıp fenalıklar geçiriyor rolü yapıyordu.
*
Millet İttifakı, “Ceketimizi koysak kazanırız” havasına giriyordu.
*
Sosyal medyada “Kemerleri bağlayalım” esprisi yapılıyordu.
*
Muhalifler, kimleri yargılayacakları konusunda yarışa girişiyordu.
*
Hükümet karşıtları, “Söylem üstünlüğü bize geçti” diyordu.
*
Ali Babacan, kendisini kurtarıcı mehdi gibi pazarlıyordu.
*
Bu hava o kadar etkili bir havaydı ki...
Bazı AK Partili yöneticilerde bile “Bu iş bitti... Buraya kadarmış...” havası peyda olmuştu.
Dolar 18’leri görmüştü, 12’lere düşeceği hayal bile edilmiyordu.
*
Ansızın, hiç beklenmeyen bir anda, küt diye geldi plan...
Ve dolar 12’lere gerileyiverdi.
*
Muhalefetin sadece söylem üstünlüğünü değil, aynı zamanda moral
üstünlüğünü de gerileten... Bütün ekonomi üstatlarını ne
diyeceklerini bilemez hale getiren... AK Parti saflarında seçim
gecelerine özgü bir sevinç dalgası yaratan... Vatandaşta “Bunlar bu
işi düzeltecek galiba” duygusuna yol açan...
Bir plandı bu.
*
Hakkında söylenebilecek çok şey var.
Fakat kabul edelim ki çok zekice bir hamleydi.