- THE ECONOMIST: The Economist dergisi, “Yaklaşan Gıda Felaketi” diye bir kapak yapmış. Kapaktaki fotoğrafta buğday başaklarına dikkatle bakınca kuru kafalar fark ediliyor. Felaket büyük tamam ama ben yine de buğday ile iskelet kafasını yan yana görmekten pek hazzetmedim. Sanırım acı gerçekleri ben de herkes gibi pek sevmiyorum.
- MEZHEP: Siyasetçilerin mezheplerini unutmuştuk ne güzel. O mezhep, bu mezhep... Hiç fark etmiyordu. İyi bir şey söylendiğinde alkışlıyor, eleştirilecek bir şey söylendiğinde hakkını veriyorduk. Tam da böyle bir ortamda niyeti ne olursa olsun Ahmet Şık’ın siyasette mezhep konusunu açması hiç şık olmadı.
- ATİLLA TAŞ: Allah affetsin sempatik bulduğum zamanlar olmuştu bu arkadaşı. Fakat gitgide kontrolünü kaybetmiş görünüyor. En son Karadenizlilere saldırmış. Yakışıksız şive taklitleri yaparak... Hayasızca genelleyerek... Yakınındaki biri sarssın kendisini. Kendisine gelmesi için.
- KIVANÇ: Eşiyle bir fotoğrafı dönüp duruyor sosyal medyada. Son zamanların açık ara en güzel magazin fotoğrafı... Bir de baba olma duygusuyla ilgili pek anlamlı sözler söylemiş. Hem fotoğraf hem de o sözler paylaşılıyor. Bunun sonucu şöyle olur: Yakışıklılık nedeniyle yüz metre ileriden başlayan Kıvanç, sergilediği bu duyarlılık nedeniyle ileriden başlama mesafesini üç yüz metreye çıkarmış olur.