CUMHURBAŞKANI Tayyip Erdoğan'ın çok iyi bildiği ve çok iyi
uyguladığı bir siyaset tarzı var.
*
Aşağı yukarı şöyle bir tarz:
-Kendisine asla oy vermeyecek olanlara karşı aşırı sert, aşırı
ödünsüz ve aşırı uzaklaştırıcı bir üslup ve tutum.
-Bu sertlik, ödünsüzlük, uzaklaştırıcılık sayesinde... Kendisine oy
verme ihtimali olan tüm kesimleri bir arada tutup kenetleme...
-Siyasi gerginliği hep en üst noktada tutarak oy kazanma...
-Ve bütün bunların sonucunda... Sevenlerinin haddinden fazla
sevdiği, nefret edenlerin de haddinden fazla nefret ettiği bir
siyasi haline gelme...
*
Geçenlerde MHP’nin önemli isimlerinden Ümit Özdağ, Erdoğan’ın bu
siyaset tarzıyla ilgili önemli saptamalarda bulundu.
*
Şöyle dedi Özdağ:
-Bu siyaset tarzı, bu zamana kadar Erdoğan’a hep kazandırdı,
Erdoğan’ın hep işine yaradı.
-Ama Erdoğan, bu siyaset tarzını Cumhurbaşkanlığı makamında da
sürdürüyor.
-Erdoğan’ın Cumhurbaşkanı olarak bu tarzı sürdürmesi, Türkiye için
ciddi bir milli güvenlik meselesi haline gelmiş durumda.
-Çünkü Erdoğan’dan ölesiye nefret edenler, olayı “Erdoğan zor
duruma düşsün de gerekirse ülke batsın” noktasına
vardırıyorlar.
*
Hem Erdoğan’ın hem Erdoğan’ı ölesiye sevenlerin hem de Erdoğan’dan
ölesiye nefret edenlerin üzerinde durup düşünmeleri gereken bir
durumdur bu vesselam.
Selin Sayek Böke için bir portre denemesi
ÇOK iyi mekteplerde okumayanlarda, çok iyi bir kariyere sahip
olmayanlarda bile pek temelsiz ve çok gerekçesiz kibir vardır
ya...
İşte onda böyle bir şey yok.
*
Verdiği izlenim aşağı yukarı şöyle bir şey:
Para politikalarının ele alındığı çok ağır ve çok zor toplantılara
katılırken de gözleme yapan halasının yanına dizini kırıp otururken
de... Aynı neşe, aynı ciddiyet, aynı sorumluluk duygusu
içinde...
*
CHP çizgisinde politika yapan kadınlarda genellikle başka hayat
tarzlarına yönelik üstenci bir bakış olur.
Onda yok böyle bir şey.