HAİN, sinsi ve yayılmacı bir enfeksiyonun esiri olmuş ateşler içinde yatıyorum hastane odasında.
Asistanım Necla, sessizce yanıma yaklaşıp telefonumu uzattı ve kısık bir sesle
“Kemal Kılıçdaroğlu arıyor” dedi.
*
Telefonu kulağıma götürdüm.
“Geçmiş olsun Ahmet Bey” dedi Kemal Kılıçdaroğlu dinamik ve enerjik bir ses tonuyla...
Bense zorlanarak ve hırıltılar içinde “Aman efendim, çok teşekkürler” falan diyebildim.