Sol popüler kültüre duyduğum engin merak nedeniyle Türk solunun en efsane isimlerinden biri olan Terzi Fikri’ye aşinayım.
12 Eylül öncesi Fatsa’da belediye başkanlığı yapan Terzi Fikri, solun kült kahramanlarından biridir.
Solda bir devrim menkıbesi olarak anlatılır Terzi Fikri’nin öyküsü.
Marşları vardır, sloganları vardır.
Hakkında yazılmış destansı kitaplar vardır.
Hatta Can Yücel, çok güzel bir şiir de yazmıştır Terzi Fikri için.
Şöyle bir şiir:
Terzi Fikri öyle bir giysi dikti ki Fatsa’ya/O Gürcü öyle bir gürledi ki arkadaşlarıyla/Noktalar, noktalı virgüller, askeri operasyonlar/Kimseler çıkaramaz Fatsa’nın sırtından!/Emek hakkının sımsıcak çıplaklığını.”
Birkaç yıl önce Fatsa’dan bir yerel yöneticiyle tanışmıştım.
“Terzi Fikri’yi bilir misin?” diye sormuştum.
Son derece yüzeysel ve kulaktan dolma birkaç cümle... Başka? Başka da bir şey yok!
“Fatsa’da Terzi Fikri hiç akla gelmiyor mu?” diye ısrar etmiştim.
Muhatabım biraz da beni memnun etmek için “Yaşlılar biraz hatırlar galiba” falan demişti.
Merak ettim, Fatsa’da 12 Eylül’den sonra yapılan tüm yerel seçimlerin sonuçlarına baktım.
Gördüğüm şudur:
Fatsa’da Terzi Fikri zihniyeti, bir tek yaprak bile kıpırdatamamış.
12 Eylül’den sonra yapılan yerel seçimlerin tümünü sağ partiler kazanmış. En yakın rakipleri de genellikle sağ partiler olmuş.
Hele 2000’lerde Fatsa’da sadece AK Parti egemen olmuş.
En son yerel seçimde Fatsa’da AK Parti’nin oy oranının yüzde 60 olduğunu söylersem, gerisini söylememe gerek kalmaz sanırım.
Yani Terzi Fikri’nin Fatsa’ya diktiği giysi, öyle bir kaybolmuş ki...
Tek bir düğmecik bile kalmamış geride.
Cumhurbaşkanı Erdoğan, son Ordu gezisinde Terzi Fikri’nin adını anınca...
Fatsa’dakiler bile Google’a girip “Terzi Fikri kimdir?” araştırması yapmışlardır.
O derece yani.
Ne anlıyoruz bu maceradan?