“Hazal Kaya’nın oyunculuğundan nefretimin 5 nedeni” diye bir yazı yazdım diye...
Hazal Kaya’nın bana söylediği şu:
“Senin fikrinin ne önemi var vasat herif.”
“Hazal Kaya’nın oyunculuğuna âşık olmamın beş nedeni” diye bir yazı yazsaydım...
Ne derdi bana Hazal Kaya?
Galiba şöyle derdi:
“Ne kadar da saygıdeğer fikirler ortaya koymuşsunuz doruktaki bey.”
Doğrudur.
Ben vasat biriyim.
Vasat olduğum için...
Ortalama herkes gibi ben de Hazal Kaya’nın oyunculuğunu beğenmedim.
Hatta nefret ettim.
Hazal Kaya’nın “Senin fikrinin ne önemi var vasat herif” türü çirkinleşmesinin tek hedefi ben değilim aslında.
Hazal Kaya, benim şahsımda...
Oyunculuğunu beğenmeyen, oyunculuğundan nefret eden, oyunculuğunu eleştiren herkesle ilgili genel düşüncesini ortaya koyuyor.
Yani o cümle şöyle de okunabilir:
“Sizin fikrinizin ne önemi var vasat herifler. Sizin fikrinizin ne önemi var vasat kadınlar.”
NEFRET EDERİM BEN
PIRASADAN nefret ederim.
Şık şıkırdım giyinmişken birden bastıran yağmura maruz kalmaktan nefret ederim.
Milim ilerlemeyen trafikte arabanın içinde esir kalmaktan nefret ederim.
Yaptığım espriyi açıklamak zorunda kalmaktan nefret ederim.
Diyelim ki ayaklarımı uzatmış dizi izliyorum.
İzlediğim dizi öyle saçma, öyle kötü, öyle rezil ki...
Büyük bir nefret duygusuyla küfür kıyamet ekrana terliği fırlattığım gibi başka bir diziye geçiveririm.