Sevgili ağabeyimiz Ahmet
Taşgetiren’insitem, burukluk ve isyanla karışık iki
yazısının
bende “çağrıştırdıklarını” kaleme
alacaktım.
Vazgeçtim...
Fetullah Gülen hakkındaki iki yazısından söz ediyorum...
Harika ve “adrese teslim” yazılardı...
Hoyrat, pervasız ve acımasız yüzünü yıllarca büyük bir ustalıkla gizlemiş Fetullah Gülen’in, öte yandan kaba, terbiyesiz ve çirkin bir adam olduğunu anlatacaktım.
Diyeceksiniz ki, “Cümlenin ilk yarısında
sıraladığın olumsuz özellikler, diğerlerini zaten
içeriyor.
Nesini anlatacaksın ki?”
Doğru...
Ben de bu yüzden vazgeçtim. Mal meydanda. Fazlası laf kalabalığına girer.
Bir tek şey söyleyeceğim:
Binlerce insana hükmedebilme iradesi gösteren, büyük bir
örgütlenmenin sorumluluğunu“tek
başına” üstlenmiş birinden, mahalle dedikodusu
kıvamında laflar
beklemiyorsunuz.
Dili de, kendisi gibi çirkinmiş. Bütün o “hoca efendi” numaraları, o çirkinliği kamufle etmek içinmiş...
Evet, tahmin ettiğiniz gibi, “koca göbekli adam” ifadesinden söz ediyorum.
Bugüne kadar, kendisinden “hizmet çizgisi”nde kalmasını isteyen, “sana inananları ve güvenenleri harcama” diyen Ahmet Taşgetiren’e laf yetiştirirken, “Dünyaya tapan, ahirete inanmayan, kapı kulu olmayı tercih etmiş, genleri yalana, iftiraya, tezvire, ihanete kilitlenmiş olan koca göbekli adam” diyor.
Hem terbiyesizlik ediyor, hem de bühtanda bulunuyor.
Bu adam, “bu haliyle” darbeye kalkıştı.