Neredeyse kurdukları her cümlenin içine “dava” sözcüğünü özenle yerleştiren, “dava arkadaşı” lafzını dilinden düşürmeyen iki siyasetçi...
Biri eski Cumhurbaşkanı.
Diğeri eski Başbakan...
Cumhurbaşkanı olanı, aktif siyaseti bıraktığını açıklamıştı; partisi ve dava arkadaşlarıyla ilgili sorularla karşılaştığında susmayı, bir diğer ifadeyle “uzaklaşmayı” tercih ediyordu.
Mazurdu... Çünkü aktif siyasetin içinde yer almıyordu.
Fakat aktif siyaseti bıraktığını özellikle vurgulayan ve kamuoyundan anlayış bekleyen bu “dava arkadaşı”, ne zaman partisi aleyhinde bir durum oluşsa, ortaya çıktı ve dava arkadaşlarını zor durumda bırakan açıklamalar yaptı.