CHP’nin koalisyon şartlarını biliyorsunuz...
Milli Eğitim Bakanlığını, İçişleri Bakanlığını, Maliye Bakanlığını, Adalet Bakanlığını, Milli Savunma Bakanlığını, daha da önemlisi Dışişleri Bakanlığını istiyorlar...
Hatta, TRT’yi bile istiyorlar.
Esasında bütün genel müdürlükleri istiyorlar. Daha şimdiden, hangi genel müdürlük için hangi isimlerin uygun olacağını tartışıyorlar.
Kılıçdaroğlu, hem Başbakan Yardımcısı olacak, hem Dışişleri Bakanlığı görevini yürütecek. (Böylece, Suriye meselesini hale yola koyacak. İkide bir Esad’a heyet göndermek zorunda kalmayacak. Esad’ı getirtecek... Sisi’yle kurduğu gıyabi dostluğu vicahiye çevirecek. )
Dikkatinizi çekerim:
Bütün “idari” bakanlıkları istiyorlar.
İçişleri Bakanlığı eliyle paralel polisleri görevlerine iade edecekler, Adalet Bakanlığı eliyle HSYK’nın icabına bakacaklar.
Milli Eğitim Bakanlığı eliyle de, herhalde dershaneleri yeniden ihya edip “sekiz yıllık kesintisiz eğitimi” devreye sokacak ve “lap laik” bir eğitim sistemi kuracaklar.
Önerdikleri (yani şart koştukları) koalisyon formülüne göre AK Parti imar-ıslah işleriyle ilgileniyor (köprü, baraj, tünel, havaalanı, duble yol yapıyor), CHP ise devleti yönetiyor.
Başat (gizli) şartları da şu:
Erdoğan’ın meşruiyetini tartışmaya açmak... Olabiliyorsa, Erdoğan’ı Beştepe’ye gömmek. (Hatta olabiliyorsa Cumhurbaşkanlığı’ndan indirmek ve Yüce Divan’a yollamak. Başbakan Davutoğlu’nu müsait bulsalar, utanmadan bu teklifi bile yapacaklar)