Birini daha idrak ettik... Her yıl büyük beklentilerle (devrim beklentisi, Gezi beklentisi, darbe beklentisi...) karşılanan bir “İşçi Bayramı”nı daha geride bıraktık...
İşte bu bayramla ilgili şahsi gözlemlerim:
- Bulvarlarda, caddelerde, sokaklarda ölüm sessizliği... Coşkuyla kutlanması gereken bayramı (kavlinize göre İşçi Bayramı, kavlinize göre Bahar Bayramı) bu hale getirdiniz ya, helal olsun “işçi sınıfı...”
- Kendilerine “sendika” süsü vermiş birtakım “sarı oluşumlar”ın her yıl bıkmadan usanmadan sergilediği gövde gösterisi, sonucunda emekçilerin kaybedeceği bir vasatı, “siyasetin geri çekilmesi” olarak özetlenebilecek bir vasatı egemen kılmıştır. Bu hep böyle olmuştur...
- Bu yıl Mustafa Sarıgül’ü gördük... Değişmemiş.