Meclis Başkanı İsmail Kahraman’ın “Yeni anayasada laiklik olmasın” sözüne tepki gösterenlerden biri de, HDP’nin hanım Eş Başkanı Figen Yüksekdağ...
İlk çıkışı Kemal Bey yapmıştı.
Kendince Kahraman’a haddini bildirmişti.
Ama had bilmez bir siyasetçi olduğu için, bugün Ortadoğu’da yaşananları “laiklik eksikliği”ne bağlamıştı.
Bunlar (yani Kahraman’giller) laikliğin ne olduğunu bilmiyormuş.
Buradan, Kemal Bey’in laikliği çok iyi bildiği sonucunu çıkarabiliriz. Hem laikliği, hem tarihimizi çok iyi biliyor. Çünkü kendisi, Parvus Efendi namıyla maruf “çift taraflı casus”tan Türk büyüğü çıkaracak kadar donanımlı bir “tarih izleyicisi”dir. Okuduğu son kitap da “İnce Memet”tir.
Laikliği çok iyi bilen bir siyasetçi olarak Kemal Bey diyor ki, “Ben Meclis Başkanı’na sormak isterim: Ortadoğu’da kan gövdeyi götürüyor. Hâlâ mı ders almadın?”
İsmail Kahraman laikliğin ne olduğunu bilmediği için buna cevap veremeyecektir.
Kemal Bey kendisi anlatsın. Daha doğrusu bizi aydınlatsın.
Ortadoğu’da ne oluyor ki?
Bölgede “laiklik eksikliği” hissedildiği için mi Amerika Irak’a müdahale etti ve ülkeyi fiilen üçe böldü? Yine “laiklik eksikliği”ni gidermek için mi, üç parçanın en büyüğünü (Bağdat merkezli Şii bölgesini) “Laik İran İslam Cumhuriyeti”nin nüfuz alanına terk etti? Suriye’de yeterince laiklik bulunmadığı için mi ülke bugün iç savaş yaşıyor?
Bildiğimiz kadarıyla, Suriye laik bir ülke.