En son, 28 Şubat muhibbi bir yazardan görmüştük; Lozan’ı eleştiren Burhan Kuzu’ya verip veriştiriyordu.
Entelektüel bir hastalığa dönüştü:
Lozan’ı taltif ettiğinizde hakkaniyetten yana sayılıyorsunuz, eleştirdiğinizde ölümlerden ölüm beğenmek zorunda kalıyorsunuz.
Neden taltif kadar, eleştirinin de “düşünce beyan etmek” olduğu kabul edilmez? Dahası, eleştirenler neden mücrim ve “vatan haini” muamelesi görür?
İlke şu değil midir?
Lozan’ı taltif etmek doğal sayılıyorsa, eleştirmek de doğal sayılmalıdır.