Biz Selahattin Demirtaş’tan bekliyorduk ama ateşkesle ilgili açıklama Murat Karayılan’dan geldi.
Karayılan’ın ne dediğinin bir önemi yok.
Bir karşılığı olmadığı için önemi yok.
Biz yine bir “temsil”den gelen ve söz söyleme hakkına sahip Selahattin Demirtaş’a bakıyoruz.
Demirtaş, “mırın kırın” ediyor, KCK’nın ateşkes kararını nasıl anladığını/nasıl anlamamız gerektiğini söylüyor, içinde akepe ve masa geçen birtakım karmaşık cümleler kuruyor ama nihayetinde ne olduğunu açıklayamıyor.
Esasında açıklamak istiyor... İzin verilse kafasındakilerin daha da ötesine geçen şeyler söyleyecek ama hatlarda kopukluk olduğu için bekliyor. (Kandil’den sufle gelecek ki ona göre pozisyon belirlesin.)
Sadece, “KCK haklı” anlamına gelebilecek sözlerle ortada top çeviriyor.
KCK niçin haklı?
Çünkü, “devletin askeri baraj ve askeri yol yapması, ateşkesi ihlal anlamına geliyor”muş...
Şu “askeri baraj” ve “askeri yol” nitelemeleri bir kenarda dursun...
Ben, ilan edilmiş (ve devletçe onaylanan) bir ateşkes kararı olduğunu bilmiyordum.
Masa kurulduğunu da hatırlamıyorum.
Masanın (müzakere masasının) kurulabilmesi için, bir temsilden gelen HDP’nin (önceki ismiyle BDP’nin) öncelikle partner sıfatına uygun siyasal bir tavır içinde olması (ve elbette buna uygun siyasal bir dil geliştirmesi) gerekiyordu.