İyi bir diktatörlük demokrasiden iyidir, desem siz diktatörlüğün
iyisi olur mu dersiniz.
Olur ama mert bir diktatörlük olacak… Örtülü değil yani.
Bir ayağı diktatörlükte, öbürünün ucu demokraside, parmakları
piyasa ekonomisinde, dirseği kapalı ekonomide… dizi bilmem nerede
olmayacak.
Tutarlı olacak.
Böyle bir diktatörlük olursa ne olur… Evvela her kafadan bir ses
çıkmaz. Toplumsal mutabakat aramak, uzlaşma, milli irade, alt
komisyon, üst komisyon, müzakere, anlaşma, anlaşamama gibi dertler
ortadan kalkar.
Diktatör aklı başında bir adamsa zaten yanında yöresinde her işin
uzmanlarını bulundurur… Onlara danışır… Ama son kararı kendisi
verir.
Hassas dönemlerde, “Höt” dediği zaman herkes yerli yerine
oturur.
Dudağından çıkacak iki kelimeyle tüketim kalıpları bile
değişir.
Okulu, trafiği, hastanesi, inşaatı, ticareti düzene girer.
Biraz da adalet varsa… Bilerek insanlara zulmedilmiyorsa... Yeme de
yanında yat.
Ama siz, demokrasi olsun, benim olsun, azıcık olsun, diyorsanız...
Ben de mübarek olsun, daha iyi olsun, hayırlı olsun, derim.
Sizler demokratik bir ülkede doğup büyüyüp hür ve müreffeh bir
şekilde yaşadığınız için benim diktatörlük fantezilerim sizi
sıkar.
Siz yönetimde söz sahibi olmak istersiniz.
Ne olup bitiyor, bugüne kadar olduğu gibi bilmek istersiniz.
Maşallah, hep bilirsiniz de...
Milli iradenin esas alınmasını istersiniz.
Oy vermek, beğendiğinizi seçmek, beğenmediğinizi göndermek
istersiniz.
Aleni diktatörlük size uymaz.