Kuvvetler ayrılığı deyince siz ne anlıyorsunuz?
Ben şöyle bir şey anlıyorum: Yasama, yürütme, yargı diğerinin
hâkimi ve mahkûmu olmayacak. Olamayacak.
Hadi bunu anayasaya yazalım iş bitsin, deyince olmaz.
Bu işin-ilişkinin 70-80 yıllık mazisine bakınca şu görülüyor: Evet
kâğıt üzerinde yasama yürütmeyi denetliyordu ama pratikte bir
anlamı yoktu.
Ama başka şeyler vardı. Ordu rejimin bekçisi gibiydi. Yargı örtülü
şekilde ordunun himayesindeydi.
Acayip garaip de olsa, adı konulmamış, örneği başka yerlerde
görülmemiş de olsa fren denge mekanizması oluşmuştu. Bu dengeden
orduyu çekince, himayesindeki yargıyı çekince başka bir sistem
oluştu.
Anayasaya, "Yasama yürütmeyi denetleyecek yazınca" iş bitmiyor.
Zaten öyle yazıyordu 70 senedir. Denetleyebildi mi?
Denetim arzusu olsa bunun çok kestirme bir yolu var: Dar bölge iki
turlu sistem.
Yasama bu usulle seçilse;
Parti merkezleri aday dayatamaz.
Her bölgeden bir milletvekili seçileceği için herkes seçeceği ismi
tanır.
İsteyen herkes parti merkezlerine muhtaç olmadan, müsamere
öğrencileri gibi mülakatlara katılmadan aday olabilir.
İlk turda herhangi bir aday yüzde 50'yi aşamazsa ikinci turda
ittifaklar oluşur.