Bu kadaaar ifade sızdırıldı.. İçlerinde alenen, "Evet ben böyle bir işe soyundum, şu amaçla yaptım fakat başarız oldum.. Başarısız olduk" diyen birine rastladınız mı?
O ifadelere bakılırsa hepsi suçsuz.. O zaman bu haltı kim yedi.
.....
Kurtlar Vadisi tarzı dizilerle 10-15 sene milletin beynini şey ettiler.. Vadinin iki evresi vardı. İlkinde devlet için, devletin bekası için her yol mübahtır konuları işleniyordu. Sonra başka bir yola girdi.. Hikaye de cazibesini kaybetti.
Sonraki yıllarda benzeri dizilerle TRT üzerinden kafa ütülendi.
Uçan kuştan, ağacın yaprağına konan sinekten haberi olan bir devlet.. Lübnan'dan, Beyrut'tan, Şam'dan, Kahire'den anbean haber alan heyetler.. Ama ne heyet.. Ama ne akıl.. Değil 7 düvel 70 düvelin aklını toplasan bizim heyetin aklına erişemez.
Dizilerde işlenen devlet düzenini esas alarak gidecek olursak korkacak, tedirgin olacak ne var. Zaten kimin kim olduğu, kime çalıştığı uzun zamandır biliniyordur. Vakti saati beklenmiştir. Başıboş hiçbir eylem yoktur. Medyayı sosyal medyayı takip eden, analiz eden heyetler vardır. Günü geldikçe ya mantar gibi toplatılacaktır ya bilerek ortalığa salınmıştır. Bilerek göz yumulmuştur.
Biz neye inanalım nasıl rahatlayalım.
Yoksa fanteziyi devam ettirip şöyle mi diyelim:
Evet çok gariplikler var. Taşlar yerine oturmuyor. Haber verdim diyen MİT, haberi almasına rağmen düğüne giden komutanlar.. Faksla birliklere emir geçtim ama yırtmışlar, yerine ulaşmamış diyen komutan.. Her yere haber verdik ama teyid edemediğimiz için Cumhurbaşkanı'na, Başbakan'a bildirmedik diyen kurum.. Bunlarda mı dış dünyada kafa karıştırma senaryoları.. Yoksa kendimizi avutmadan elle tutulur bir yerimiz kalmamış. İşimiz denk gitti de, böyle bir teşebbüse soyunanlar mazlumların duasıyla rezil oldular, yüzlerine gözlerine bulaştırdılar mı demeliyiz. Nasıl düşünmemiz gerektiğine karar verebilirsek sonrasını daha kolay okuruz.
....