Bazen gidişat insanı yanıltır.
Tıpkı çöldeki ya da fırtınalı havalardaki yürüyüş gibi.
İstikametini tespit ettiğini zannedip yürürsün, yürürsün, yürürsün
sonra farkına varırsın ki ya aksi istikamete doğru gitmişsin.. ya
da dönüp dolaşıp aynı yere gelmişsin.
....
Ben çok fazla meraklısının olduğunu düşünmüyorum. Az sayıdaki insan
için soruyorum:
Size deseler ki;
1-Nasıl bir devlet hayaliniz var?
2-Üç beş sene sonra veya 10 sene sonra rejimiyle, sistemiyle nasıl
bir devlet olacağımızı tahmin ediyorsunuz?
Zaman çabuk geçer. Hem hayalinizi bir kenara not edin hem
tahmininizi..
....
Bu dünyada parmak kaldırarak devlet kuran hiçbir ülke yoktur.
Parmak kaldırmaktan kastım şu: Millet veya temsilcileri toplanıyor.
Bir öneri var, oylanıyor:
-Kabul edenler?
-Kabul etmeyenler?
Kabul edilmiştir "Hadi yeni düzenimiz hayırlı olsun" denilerek yeni
bir düzene geçen bir tek ülke yoktur.
Hep bizim Kurtuluş Harbini örnek verirler. Akıllarda son safahatı
kalmıştır veya özellikle ön plana çıkarılmıştır. Meclis toplanmış,
demiş ki;
1-Saltanatı kaldırdık.. Bu aynı zamanda yeni düzen demekmiş.
2-Hilafeti kaldırdık.
3-Yeni düzenimiz hayırlı olsun.
Kayıtlara bakılırsa bazı milletvekilleri mırın kırın etmiş. Ama
sonunda razı olup parmak kaldırmışlar. Yeni düzene oy çokluğu ile
geçilmiş.
Ne kadar kolay gibi gözüküyor.