Sun Tzu, Savaş Sanatı'nı 2500 yıl önce yazmış.
Öyle diyorlar.
Ergenliği bir basamak yukarı çıkanların ilgi duyduğu bir kitaptı. Biz öğrenci iken derlerdi ki, Özal bu kitabı yanından ayırmazmış.
Şimdi sanal ortamda onlarca versiyonu var. Özeti var. Kitaptan çıkarılmış vecizeler var. Ne kadarı orijinal ne kadarı ilave bilmiyorum.
"Başkasını ve kendini bilirsen, yüz kere savaşsan tehlikeye düşmezsin; başkasını bilmeyip kendini bilirsen bir kazanır bir kaybedersin; ne kendini ne de başkasını bilmezsen, her savaşta tehlikedesin.
Ben savaşırken herkes taktiklerimi görebilir; fakat hiç kimse asıl zaferin kaynağı olan stratejiyi göremez.
Çok konuşmayarak, gizliliği güven altına almak; dimdik durup, adaletli olarak disiplini sağlamak komutanın görevidir.
Dağları, ormanları, dar geçitleri, çıkmaz yolları ve bataklıkları bilmiyorsan; silahlı bir güçle manevra yapamazsın. Yerli rehberler kullanmadıkça arazinin yararlarını bilemezsin.
Disiplin ve sükûnetle düşmandaki düzensizliği, kargaşayı beklemek-inisiyatif kullanma sanatıdır.
Dostlarını kendine yakın tut, düşmanlarını daha da yakın.
Dövüş ustası olanlar öfkelenmezler, kazanma ustası olanlar korkmazlar, akıllılar dövüşmeden kazanır, cahiller kazanmak için dövüşürler.
Düşmana savaşmadan boyun eğdirmek, maharetin doruk noktasıdır.
Düzenliliği düzensizlik pelerinin altına saklamak kısaca bir bölme meselesidir. Cesareti ürkeklik gösterisiyle örtmek, ilerisi için enerji biriktirmektir. Gücü zayıflık maskesi altına almaksa savaş taktik manevrasıdır.
Eğer aklını tamamen düşman üzerinde yoğunlaştırırsan, bin mil uzaktan bile askeri önderini öldürebilirsin. Bu, görevini başarıyla yerine getirmektir.
Eşitsen, gücün varsa savaş. Sayıca az isen, mümkünse uzak dur. Durumun parlak değilse, mümkünse hemen kaç.
İnsanlar bir kez birleştiler mi, cesurlar tek başlarına ilerleyemez, korkaklar ise tek başlarına geri çekilemezler.
'Mükemmellik her savaşta çarpışarak kazanmak değildir. En iyi strateji savaşmadan kazanmaktır.'